engelleme seçenekleri
İşin edebiyatına ya da geleneğine girmeyeceğim. O kısım beni aşar. Kahve bir içecekten ziyade bir kültür artık. 1. Dalgadan başlayıp 3. İle devam eden süreçten bahsetmek isterim biraz.
1. Dalga kahve dediğimiz suda çözünebilen, ...devamını oku
1. Dalga kahve dediğimiz suda çözünebilen, ...devamını oku
İşin edebiyatına ya da geleneğine girmeyeceğim. O kısım beni aşar. Kahve bir içecekten ziyade bir kültür artık. 1. Dalgadan başlayıp 3. İle devam eden süreçten bahsetmek isterim biraz.
1. Dalga kahve dediğimiz suda çözünebilen, granül kahve ile tanışmamızla başladı. Hani adı şu malum marka ile özdeşleşmiş olanı. Kahvenin en hızlı ve en kolay ulaşabilir olanı. Aynı zamanda da en sağlıksız olanı. Granül kahveler normal kahvenin demlenip, bazı işlemlerden geçirilerek (katkı maddeleri eklenmesi) pestil gibi kurutulup ufalanmasıyla ortaya çıkıyor. Yani aslında kahve değil. İçme annem, içme gülüm. '*'
2. Dalga kahveye geçişimiz çok değil bi 8-10 sene kadar evveline dayanıyor. Al-çık diye tabir edilen, her yerde zincir halinde şubeleri bulunan, kahvelerin aylık kavurulup öğütüldüğü, 1. Dalga kahveye nispeten daha “kahve” ve daha sağlıklı olan türü bu 2. Dalga. Soslu,kremalı,buzlu ve dondurmalı “kahve” çeşitleri, kapitalist düzene yenik düşmemek adına ortaya çıkmış, kahveden pek uzak şeyler olsa da tercih edeni elbette ki fazla. Bu dalga ile tanışmamızdan sonra biraz biraz kahve hakkında bilgi edinmeye başladık gibi. Arkası da hızlıca geldi.
3. Dalga kahve; son 2-3 sene içinde başladı. kahvenin en sade, en net ve sağlıklı hali. Beş altı çeşit demleme yöntemi, demleme yöntemlerine uygun alet edevat, çekirdeğin hangi ülkeden, kaç metre yüksekten, hangi çiftlikten geldiğinden tutun da nerde, nasıl, ne şekilde kavrulduğuna kadar bildiğimiz (zaten kahve haftalık olarak kavurulup öğütülüyor) aslında kahve kültürüne net giriş yaptığımız hali. 3. dönem olarak da adlandırabiliriz.
gri alçı sıvalı, ahşap, siyah Demir mobilyalı, mutlaka yeşilliklerin bulunduğu, kahve çuvallarının ortalık yerde durmasının olmazsa olmaz olduğu mekanlar salaş semtlerdeki köşe başlarında açılmaya başlandı. Çok da iyi oldu aslında. Her ne kadar “hippi işi bu yea” diye gevrek gevrek konuşanlar olsa da Nitelikli ve gerçek kahve ulaşılabilir oldu. “Aaa bu neymiş ki ya” dediğimiz aletler ilgi çekmeye ve mutfağımızın baş köşelerinde yer almaya başladı. Kahveye olan ilgi arttı ve kıyısından köşesinden biz de bu kültürü edinmeye başladık.
aeropres, shiffon, coldbrew düzeneği, filtre kahve, Türk kahvesi, çekirdekler, kavurma ve öğütme yöntemleri, tarifler... bunlar da başka bir entry konusu. '*'
Kahve araçları:
sifon - syphon
aeropress
Frenchpress
hario v60
Chemex
Mokapot ve espresso
Kahve çeşitleri:
Americano
Macchiato
Latte
Frappe
Mocha
Soğuk kahve tariflerim
yeni bir soğuk kahve tarifi daha
Espresso shaker
Kahve demleme yöntemleri:
pour over
Türk Kahvesi
Cold brew
Cold press
Edit: kahve ile ilgili enteyleri yazdıkça buraya ekleyeceğim.
1. Dalga kahve dediğimiz suda çözünebilen, granül kahve ile tanışmamızla başladı. Hani adı şu malum marka ile özdeşleşmiş olanı. Kahvenin en hızlı ve en kolay ulaşabilir olanı. Aynı zamanda da en sağlıksız olanı. Granül kahveler normal kahvenin demlenip, bazı işlemlerden geçirilerek (katkı maddeleri eklenmesi) pestil gibi kurutulup ufalanmasıyla ortaya çıkıyor. Yani aslında kahve değil. İçme annem, içme gülüm. '*'
2. Dalga kahveye geçişimiz çok değil bi 8-10 sene kadar evveline dayanıyor. Al-çık diye tabir edilen, her yerde zincir halinde şubeleri bulunan, kahvelerin aylık kavurulup öğütüldüğü, 1. Dalga kahveye nispeten daha “kahve” ve daha sağlıklı olan türü bu 2. Dalga. Soslu,kremalı,buzlu ve dondurmalı “kahve” çeşitleri, kapitalist düzene yenik düşmemek adına ortaya çıkmış, kahveden pek uzak şeyler olsa da tercih edeni elbette ki fazla. Bu dalga ile tanışmamızdan sonra biraz biraz kahve hakkında bilgi edinmeye başladık gibi. Arkası da hızlıca geldi.
3. Dalga kahve; son 2-3 sene içinde başladı. kahvenin en sade, en net ve sağlıklı hali. Beş altı çeşit demleme yöntemi, demleme yöntemlerine uygun alet edevat, çekirdeğin hangi ülkeden, kaç metre yüksekten, hangi çiftlikten geldiğinden tutun da nerde, nasıl, ne şekilde kavrulduğuna kadar bildiğimiz (zaten kahve haftalık olarak kavurulup öğütülüyor) aslında kahve kültürüne net giriş yaptığımız hali. 3. dönem olarak da adlandırabiliriz.
gri alçı sıvalı, ahşap, siyah Demir mobilyalı, mutlaka yeşilliklerin bulunduğu, kahve çuvallarının ortalık yerde durmasının olmazsa olmaz olduğu mekanlar salaş semtlerdeki köşe başlarında açılmaya başlandı. Çok da iyi oldu aslında. Her ne kadar “hippi işi bu yea” diye gevrek gevrek konuşanlar olsa da Nitelikli ve gerçek kahve ulaşılabilir oldu. “Aaa bu neymiş ki ya” dediğimiz aletler ilgi çekmeye ve mutfağımızın baş köşelerinde yer almaya başladı. Kahveye olan ilgi arttı ve kıyısından köşesinden biz de bu kültürü edinmeye başladık.
aeropres, shiffon, coldbrew düzeneği, filtre kahve, Türk kahvesi, çekirdekler, kavurma ve öğütme yöntemleri, tarifler... bunlar da başka bir entry konusu. '*'
Kahve araçları:
sifon - syphon
aeropress
Frenchpress
hario v60
Chemex
Mokapot ve espresso
Kahve çeşitleri:
Americano
Macchiato
Latte
Frappe
Mocha
Soğuk kahve tariflerim
yeni bir soğuk kahve tarifi daha
Espresso shaker
Kahve demleme yöntemleri:
pour over
Türk Kahvesi
Cold brew
Cold press
Edit: kahve ile ilgili enteyleri yazdıkça buraya ekleyeceğim.
entry akışı (yeni)
klasik görünüm
-
e-fatura
Dünyanın en çevreci icatlarından biri değil malesef. En azından Türkiye için. Çünkü kestiğiniz e-faturayı üzerinde “e-irsaliye yerine de geçer.” İbaresiyle birlikte çıktı alıp Kargo içerisine/üzerine koymak zorundasınız. E ne anladık bu işten?
Ayrıca devletin e-fatura sistemini özel firmaların üstüne atıp milletin vergi üstüne vergi artı bir de bunlara para bayılmasını izlemesi müthiş olmuş. Kendiniz bir sistem kursanız ölürdünüz çünkü.
Not: BirfaturaSpor
-
yirmiyedincikat
Ürün fiyat, performans araştırması yapıp görsellerle sunan bir instagram hesabı.
Takip etmesi aşırı keyifli. Hesabın sahibi 27. Katta bir gökdelende oturuyor. İsmini hep çok yaratıcı bulmuşumdur bu yüzden. Ben niye böyle güzel isimler bulamıyorum ya :(
Hesap: Yirmiyedincikat
-
şehirler arası otobüs yolculuğu klişeleri
Oturmaktan uyuşmuş bacaklar ve bel. Ben bilgisayar başında bile bir saatten fazla oturamıyorum. Otobüs yolculuğu korkunç bir kabus gibi. Kısa mesafeler için tadımlık tercih edilebilir tabi.
-
vincent van gogh
Eserlerinin telif haklarının Public domain Olmasından sonra daha da ünlenmiş ressamdır.
Artık her yerde Van gogh var. Çorap, defter, kalem, tablo, sticker vs. Gerçekten hoş oluyor desen olarak. Washi bantlarını getirttim ve kartpostallarını yaptım haliyle. En sevileni Çiçek açan badem ağacı ve Yıldızlı gece
Ben daha çok PostacıYı beğeniyorum. O kadar bilindik olmadığı için sanırım '*'
-
expelliarmus
En çok Snape’in ağzına yakışan, rakibi silahsızlaştıran büyüdür.
-
kestane
Kuruyemişten ziyade tohumdur. Şu hayattaki en sevdiğim şeylerden olmasına rağmen bu yıl güzeline rastlayıp yiyemedim.
-
omad
“One meal a day” in kısaltılmışıdır. Günde tek öğün beslenme çeşididir.
-
kahvaltı ile gün geçirmek
Omad (bkz: One meal a day ) beslenme türü için uygulanabilir bir yöntemdir. Vücut alışınca çok iyi oluyor.
-
bullet journal
İçi kalın gramajlı ve nokta desenli kağıttan oluşan bir defter çeşidi ile yapılan Kendin yap Ajanda Türüdür. Her ay bir tema belirlenir. Keçeli, fırça, sketch kalemleri ve suluboya gibi materyaller kullanılır. Sticker, eski kağıtlar, fotoğraflar yapıştırarak yapanlar da var. Kraft işlerini sevenler için ideal bir hobi.
Piyasada bulunan defterler hep renkli, resimli, stickerlı olduğu için o hayal gücünü engelliyor diye düşünüyorum. Bu yüzden kendi defterimi yapıyorum. Kapağı dahi insanların kendi isteğine göre tasarlayabileceği tarzda olacak. Bunun yanında bir de haftalık planlayıcı ve normal ajanda da tasarlıyorum. Epey heyecanlıyım.
-
alyans yüzük
Erkeklerin genelde takmayı reddettiği'*' evlilik ya da bağlılığın simgesi maden halka.
Düz, İnce, rosegold altın bir de ince, tamtur taşlı, gümüş renk olanından var. Değiştirip değiştirip takıyorum. Saat, takı, fular hiç bir aksesuar kullanamadığım için iyi oluyor. Seviyorum.