leblebi tozu

  • her ne kadar boğazımıza kaçsa da vazgeçemediğimiz tat. hele içine şeker ilave ederseniz daha da güzel olan lezzet. (bkz: çocukluğumuzun lezzeti)
  • çocukluğumda bakkallarda satılan mucizevi tat.
  • ne zaman hatırlasam çocukluğum gelir aklıma..

    bakkaldan alınır, bazen tek başına yenir, bazen de arkadaşlarla yarış yapılır kafaya dikilirdi..

    etrafımıza gösteriş yapacağız diye boğulma tehlikesiyle karşı karşıya kalırdık bazen..

    öyle televizyonlarda reklamı da yapılmazdı ama bütün çocuklar o ürünü bilir ve bakkalından alırdı..

    şimdi bakıyorum da o tadı verecek benzer bir ürün göremiyorum bakkallarda..

    kokusu benim hoşuma giderdi, her zaman sevilerek yeniyordu..

    yedikten sonra ıslık çalma yarışına girerdik, ve yarışı kimse kazanamazdı..

    bazı sinir edici arkadaşlar bunu diğerlerinin üzerine üflerdi, bundan dolayı mevzu çıkardı..

    bir dönem içinden oyuncak da çıkardı. bu defa ne çıkacak acaba diye heyecanlanırdık..

    ağza doldurulup söylemezi zor kelimeler söylenmeye çalışılır becerilemez, üst baş leblebi tozu olurdu..

    içine konduğu plastiğin adi olmasına rağmen tadı hep lezzetli gelirdi..

    bazı arkadaşlarımızın aile büyüklerinin evde doğal yollarla yaptığını da duyardık..

    bir dönem içinden para hediyesi de çıkardı, hemen bakkala koşup o hediyeyle yeniden leblebi tozu alınırdı..

    rüzgara karşı yemeğe çalışma gibi komik durumlar da olurdu. tabii ki başarılamazdı..

    bazı yerlerde kamışla birlikle satılıyormuş. bizim yaşadığımız bölgede isteyen kendisi alıp bir kaba döküp içine çekerek yerdi..

    sokakta oyun oynandığı dönemlerde genellikle mola verildiği sıralarda yenirdi..

    artık göremiyorum bakkallarda. bir dönemin efsane abur cuburu sanırım tarih oldu..

    güzel 90'ların güzel anılarından biriydi. hatırladıkça hüzünlenirim..
  • Bakkal talip abiden 25 kuruşa aldığım, kapağını açmakla bir fişeği bitirdiğim yiyecek. Yalan söylememeyim küçük yaramazlıklarımın da baş materyali. Hepsini ağzıma boşaltır mahalledeki kızların yüzüne üflerdim hep. “anneeğğğ” deyip Ağlaya ağlaya eve gitmeleri çok hoşuma gidiyordu. Hepsinden özür diliyorum ama çocukluk işte... :))