heinz guderian

• 17 haziran 1888'de batı prusya (o zamanki adı kulm, şimdi polonya sınırları içinde chelmno) doğumlu abimiz (biliyorum doğrusu ağabey). bu abimiz babasının yolundan gitmeye karar vermiş. (bkz: friedrich guderian) yani asker olacağım demiş. işte 1. dünya savaşı'na katılıyor gözlemler falan yapıyor ama bildiğim kadarıyla düşmana mermi atmışlığı yok henüz. ama yaptığı gözlemler onu belki de dünya tarihini değiştirmesine ön ayak oluyor. evet. 2. dünya savaşı.
  
  bu abimiz bir taktik yapmış. ama nasıl bir taktik. aklın almaz. yani öyle böyle değil. duymuşsundur (bkz: blitzkrieg) yani (bkz: yıldırım savaşı). zırhlı birliklere, tanklara (bkz: panzer) çok önem vermiş. bu fikri 1.dünya savaşı'nda yaptığı gözlemler sayesinde kazanmış. e tabi bazıları hak vermiyor. "o nedir yauv icat çıkarma" diyorlar. ammaa... işin aslı öyle değil. guderian'ın tankları polonya'yı alıyor, fransa'yı alıyor. sovyetlere kök söktürüyor (tankların orduda azınlıkta olduğu biliyorum ama işgallerde çok büyük öneme sahip oldukları tartışılmaz). niye? işte blitzkrieg ve zırhlıların önemi. e sen o tankların önüne atla çıkarsan ne olur? sonun polonya gibi olur. yani kötü olur.
  
  bu abimiz başarılı, düşmanın içinden geçmiş. diyor ki hitler'e "reis sen napıcan kievi mievi sal bizi koşalım moskofa". hitler yok diyor. hem sen bana karşı mı geliyorsun deyip kovuyor bunu. guderian delikanlı adam" keser döner sap döner gün gelir hesap döner" deyip vuruyor kapıyı çıkıyor. haklı da çıkıyor. sovyet ayısı başlıyor hitler'i şamarlamaya. bir vuruyor bir daha vuruyor. hitler çaresiz. hitler garip. hitler mazlum. çağırıyor guderian'ı. "ben sana yanlış ettim, sen etme" diyor. bu da tamam diyor. ama hitler ordunun anasını bellemiş, ne kadar adam akıllı komutan varsa def etmiş. iş zor. nihayetinde guderian da başaramıyor. hitler bunu yine kovuyor. eh perşembenin gelişi çarşambadan belli. hitler sıkıyor mermiyi kafasına. yakın beni diyor. sonrasında zaten almanya teslim oluyor. guderian da.
  
  yankee'ler alıyor guderian'ı. sen delikanlı düşmansın hem nazi partisi'ne (bkz: nsdap) de üye olmamışsın. seni öldürmeyeceğiz diyorlar. ama biraz misafir ediyorlar bunu. sonrasında anılarını yazıyor, eski düşmanlarla iletişim kuruyor, tavsiyeler veriyor.
  
  kitapları:
  -achtung panzer (dikkat, tank)
  -erinnerungen eines soldaten (bir askerin anıları)
  
  bu arada guderian'ın oğlu da askerdir (bkz: heinz günther guderian).
  abimizin lakabı ise: schneller heinz (hızlı heinz)
  
  not: heinz guderian'ın tam adı "heinz wilhelm guderian"dır.
  bir diğer not: nazi hayranı veya faşist değilim yanlış anlaşılma olmasın.
  yüzeysel bir şekilde bildiklerimi anlattım ileride daha ayrıntılı bir yazıyla editlenir. eksiğim yanlışım varsa lütfen turuncuyu yakın.
  resim bırakmadan olmaz: tık tık
  edit: blitzkrieg'i direkt olarak guderian'ın eseri yapamayız. çok köklü bir tarihe sahip. demek istediğim 2. dünya savaşı'nda çok iyi kullanmış ve geliştirmiştir onu.
• bir askerin anıları kitabını bir solukta okuduğum alman generali. barbarossa harekatındaki rakiplerinden jukov; bu kitaba cevap olarak Kitle Savaşının Ustası-Mareşal Jukov isimli bir kitap yazmıştır. o da okunabilir.
  
  savaşta tankın öneminden ilk bahseden insan kendisi değildir. aslında ingilizler ve fransızlarda bu yönde çalışmalar var fakat yaygın kanı; tankın piyadeye destek unsuru olduğu. alman yüksek komutasında da benzer düşünceler hakim. guderian da zaten epey zorlanıyor üstlerine taktik düşüncesini anlatırken. fakat özellikle fransa'nın işgali esnasında oldukça kritik bir rol oynuyor kendisinin panzer kolordusu. başlığı açan arkadaş çok güzel anlatmış kendisini ve başarılarını.
  
  bir kaç ek ben yapayım.
  - barbarossa harekatının başlarında; sanırım smolensk'i ele geçirmek için yaptığı harekatta 600.000'den fazla esir almıştır. bu çok muazzam bir sayıdır.
  - dunkirk'e girmek üzereyken durdurulan panzer grubunun başında kendisi vardır. kendisi harekata devam etmeyi isterken; üstü olan rundstedt tankların piyade gelene kadar korumasız kalacağından çekinmiş ve harekatı durdurmak istemiştir. anılarını yazdığı kitapta bu duruma epey sinirlendiğini yazar kendisi.
  - birlikleriyle beraber en önde savaşmıştır. çok kere komuta tankı ile cephenin en önlerine kadar gitmiş ve bizzat çarpışmıştır.
  - savaşta moskova'ya en çok yaklaşan komutandır. hitler'in bana göre haklı olarak verdiği; moskovayı bırak ukraynaya, ordan kafkasya'ya yürüyoruz koçum emrine çok sinirlendiğini yazar kitapta. yine de emre itaat eder ve kendine verilen görevi eksiksiz yerine getirir.
  
  ayrıca; bana göre, eğer zitadelle harekatında von manstein'ın karşısındaki kola walter model yeriine kendisi komuta etseydi; o harekat başarı ile sonuçlanabilirdi. von manstein gibi rommel'den kat kat daha iyi komutan ve stratejisttir fakat ikisi de ondan daha az bilinmektedir.
• Hitlerin en önemli komutanlarından biridir