deprem

  • 1 gece ara ile ıskaladığım olay. Az kalsın Düzce'de yakalanacaktım.
  • Bu sabah gaziantepte yaşanan depremle uyandık. Çok fazla ölü ve yaralı var, umarım kayıplar daha fazla artmaz. Tüm ölülere Allahtan rahmet dilerim yaralılara ve diğer tüm herkese geçmiş olsun. Depremden etkilenen şehirlerde bulunab yazarlarımıza ayrıca çok çok geçmiş olsun, iyi haberlerinizi bekliyorum.
  • geçmiş olsun türkiye. an itibariyle maraş ve çevresi büyüklükleri 5-7 arasında değişen artçı sarsıntılarla sallanmaya devam ediyor.

    tanım: türkiye'nin acı gerçeklerinden biridir.
  • Yaşıtlarım hatırlayacaktır. 24 yıl önce 1999 yılında gerçekleşen deprem gayet yıkıcı bir etki ile hayatımızı çok zorlamıştı.
    aradan geçen 24 sene ve bir çok deprem de olmasına rağmen devlet olarak millet olarak hiç bir ders almadığımız ortada. sürekli sınandığımız bir durumda bu kadar hazırlıklıksız olmak artık ihmal değil bir kasıttır. Bu depremde yıkılan evlerin firmaları o firmaların bu inşaatları yapmasına izin veren kurumları, bu sektörde denetleyici olan firmaları artık aklınıza kim geliyorsa bu işlere imza atan her insanın gerçekten ağır bir ceza alması gerekiyor. Bu işin önlem kısmı,
    bu kısım daha içler acısı, işim gereği tüm türkiyeyi gezdim ve bir sürü müşterimiz var bu bölgede ulaşabildiklerim oldu ulaşamadıklarım oldu. deprem üzerinden bu kadar zaman geçmiş ve takdir edersiniz ki hava -4 -5 oldu dün gece göçük altında belki binlerce insan var. hatay antakya merkezlerinde dün konuştuğum bir müşterim henüz herhangi bir devlet görevlisinin gelmediğini kendi başlarına bir şeyler yaptıklarını söylüyor. bu o kadar kötü bir şey ki adam söylerken ağlıyordu resmen.
    tüm devlet kurumları o kadar haysiyetsiz ve liyakat sahibi olmayan insanlarla dolu ki herhangi bir durumda insiyatif alıp iş yapamıyorlar doğru çözümlemeyi yapmaktan da acizler anladığım kadarıyla.

    televizyona çıkıp gitmediğimiz hiç bir nokta yok derken twitter'da bize yardım edin diyen anneler babalar bir kaç fenomen sayesinde sesini duyurmaya çalışıyor. benim takip edebildiğim okuyabildiğim o kadar çok insan var ki afad başkanın yaptığı açıklamaya rasyonel olarak inanamıyorum.

    Bu deprem bir kere daha gösterdi ki bu ülkede zayıf temelli binalar, kokuşmuş bir bürokrasi ve en önemlisi ahlak yoksunu paranın kulu köpeği çok fazla insan var.

    millet olarak ne zaman kendimize geleceğiz gerçekten çok merak ediyorum.
    Tek söyleyebileceğim gözümde yaş kalmadı gerçekten biz belki bi şekilde bunu da atlatacağız ama sonrasında yine unutup hiç bir şey olmamış gibi akrabalarımız dostlarımız arkadaşlarımız ya da onların yakınları ölmemiş, soğuktan donarak ölmemiş gibi yaşamaya devam edeceğiz ya benim en çok korktuğum şey bu gerçekten
  • " Tamam depremin boyutları devasa ama hasarın, hazırlıksızlığın bu kadarına inanamıyorum. Bir battaniyenin, bir küçük şişe suyun, yardım malzemelerinin fiyatlarındaki ani artışa inanamıyorum. Başkasının acısını kendisine fırsat gören bir anlayışın varlığına inanamıyorum. “İşini bilir” bir zihniyetin bu kadar yaygınlaşıp göz göre göre felakete davetiye çıkardığını, kötücül bir kısır döngü yarattığını kimsenin görmediğine ya da görmezden geldiğine inanamıyorum."

    https://icimdekalacagina.com/inanmak-istiyorum/
  • içinde bulunduğumuz durumda keder yerini yavaş yavaş ısınan bir volkan misali öfkeye bırakıyor.
    bu sürecin sonunu getirene kadar mücadele edemediğimiz bir hayatı yaşamak istemiyorum ben her birey her sivil toplum kuruluşu, vicdanı olan her insan bu mücadeleyi vermelidir, vermeliyiz.
    ben bu süreçte daha önce de van depreminde deneyimlediğimden göçük alanına şu haliyle gidemem ama şirket yönetileri ile görüştüm. orada konteyner kentler kurulacak yıllık iznimin tamamını kullanmak istedim kendileri de yıllık iznim kadar bana izin verdiler. bu süreçte orada bana verilen görev ne ise onu yerine getirmeye çalışacağım.

    imkanı olanları da bu yardımlaşma sürecine davet ediyorum. ama asıl dikkat çekmek istediğim bir husus var. sırada ki süreç bir mücadele süreci olacak, hatta başladı bile lütfen bu mücadeleden vazgeçmeyelim..

    her şey naylondan o kadar kimse eleştirilemez kimse yenilmez değildir.

    "Halbuki korkulacak hiçbir şey yoktu ortalıkta
    Her şey naylondandı o kadar
    Ve ölünce beş on bin birden ölüyorduk güneşe karşı.
    Ama geyikli geceyi bulmadan önce
    Hepimiz çocuklar gibi korkuyorduk"
  • Şu tweet ve paylaşılan ses kaydı... yani ne diyeceğimi, nasıl dua edeceğimi, neye tepki göstereceğimi şaşırttı bana.
  • bana sorsalar dakika dakika anlatabilirim felâketi amma velâkin kendim bile sindiremedim olayı. durup birazcık düşündüğümde hâlâ "ne yaşadık biz" diyorum. hep medyada görmeye alışmışız, başımıza gelme ihtimalini neredeyse yok saymışız. bitsin artık bu kâbus!
  • Yaklaşık 20 gündür ülke gündeminde olan, muhtemelen bir süre daha gündemde yer edecek, ardından bu yaşananlar yaşanmamış gibi yeni depreme kadar sadece 17 ağustos, 6 şubat gibi günlerde hatırlayacağımız bir Türkiye gerçeği. 17 Ağustos geçeli 24 seneye yakın olmuş, ders alınmadan, ülke tarihinin en fazla can kaybı yaşandığı depremi yaşanmış. Beklenen İstanbul depremi de yeterli ders alınmadan gelirse, belki de dünyanın en fazla can kaybı yaşanan depremini yaşayacağız. Bu konu ciddi bir konudur. ciddiyetin farkına varılıp gerek devlet nezdinde gerek bireysel ölçekte tüm önlemlerin alınması gerekmektedir. Daha ege veya bingöl depremleri de bekleniyor. Kısaca ülkenin dört bir yanı faylarla çevrili iken, düzenli olarak konuşulması ve önlemlerin alınması elzemdir.
  • '99 depreminden kalan hasarı 20 yılda iyileştirmişken yeniden bir 20 yıla ihtiyacım olacağını bilerek yaşamak sadece nefes alıp vermekten ibaret.
  • 6 Şubat Kahramanmaraş depremiyle kahrolduğumuz olay. Depremden ziyade, deprem öncesi ve sonrası yaşananlar benim dikkatimi çekti hep. Depremin üçüncü ayına girerken şu videoyu izleyerek unutulan detaylara göz atmanızı tavsiye ederim.

    https://www.youtube.com/watch?v=txJHJM8khbw
  • panik atağım olmasına rağmen sakin kalmayı başarabildiğim doğal afettir.

    bir daha asla yaşamamak dileğiyle
/ 2