alım gücü düşük olanların lüks tüketim yapma merakı
-
alım gücü düşük bireylerin lüks tüketim yapma gibi bir merakı yoktur. bir memur çocuğu üzerinden Türkiye okuması yapalım. üniversite sınavında matematik bölümü kazanmış ve ailesinin yaşadığı şehirden uzaklaşarak eğitimini tamamlamıştır. eğer öğretmenlik mesleğini kamu kurumlarında icra edebilirse gelecek kaygısı yaşamayacaktır. fakat biz ülkemizde atanamayan öğretmenlerin çok sayıda olmasından dolayı, bu kişiyi asgari ücretle bir eğitim kurumunda çalıştıralım. bu çalıştırma sürecini de kolaylıkla iş bulabildiği varsayımı üzerine kuruyoruz ki aşamada biraz desteklemiş oluyoruz. asgari ücretle çalışan üniversiteyi bitirmiş bir birey ailesinden bağımsız yaşamak isterse borçlanmak zorundadır. evlilik yapmak istese borçlanmak zorundadır. arabalardan hoşlanıyorsa borçlanmak zorundadır. seyahat etmekten hoşlanıyorsa borçlanmak zorundadır. örnek vermek gerekirse bir ramazan günü iş arkadaşları için sofrasına et almak istese muhtemelen ay sonunda arkadaşlarından borç istemek zorunda kalacaktır. açıkça görülmektedir ki insani temel ihtiyaçları karşılamak için borçlanmak gerekmektedir. bu baskıcı yaşam tarzında uzun süre maruz kalınca insanların sıkılması, temel ihtiyaçlarını karşılamak için borçlanması gayet anlaşılabilir bir durumdur. çözümü de çok basittir. herkes bunun bedelini ödemeye razı gelecektir. ne yazık ki köklü değişiklik yaşamadan bu durumu aşmak mümkün değildir. bireyler borçlarından kurtulabilmek için ellerinden gelen her şeyi yapacak, bunun doğal bir sonucu olarak, ülke ekonomisi hızla bozulacaktır. bu bedellerin ödenmesi ve bir ekonomik plan çerçevesinde gerçekten lüks harcama yapabilecek bir konuma gelebiliriz. peki bedel ödemeye hazır mıyız...