blog sözlük itiraf


  • ah. hani buraya böyle şeyler yazmayacağım diyorum ya. hani her seferinde, hem de her seferinde. bazı şeyler çok acıtıcı. çok. elimde olmalı. yine tüm acıklı şarkıları açarak, pc başına oturarak... neyi çözeceğimi sanıyorum ki?
    ama öyle bir şey yaklaşıyor ki bana doğru. öyle canavar görünümlü bir şey. gözlerimi kapayamıyorum. bakmadan edemiyorum. görmemeliyim diyemiyorum. böyle hissediyorum. tünelin ucunda ışık var mı bilmiyorum, ama trenin farı bariz.
    allah benden kendime zulmetmemi istemedi. korkularım yüzünden yeni bir din icat etmemi de.
    ama bazı şeyler çok yorucu. anlıyor musun. o yanardöner hisler çok yorucu. birgün blogsözlükten bir arkadaşı, ertesi günü fuardaki bir çocuğu, zaman zaman o gözlüklümü kafama takmak öyle yorucu ki. gözlüklüyü artık kafama takacağımı sanmıyorum gerçi.
    nereye gidiyorum ben böyle. inanmayı isterdim. kimsenin inanmayıp sütün içinde çırpına çırpına yukarı çıkan o kurbağa olmayı isterdim. inanmasını isterdim. ama bu kadar basit mi. bu kadar yanlış bakıyor olamam. mesele böyle olmamalıydı oysa, sevgi açlığı. sevgi açlığı sanrısı.
    mesele onlardan tek bir tanesi olmalıydı. belki de unutulmamacasına olmalıydı. oysa ben belki de sevme kotamı hepsine eşit dağıttım. bana yüz vermediklerinde ise o hisleri bastırıp gittim. ben gerçekten bu hisleri kime karşı taşıdım?
    bana gönülden inanıp güvenecek biri olmalıydı oysa, hem de bu kadar sevilip saygı görürken. bu kadar yanaklarımı sıkarken siz, ben tatlı bir çocukmuşum gibi.