işsizlik


  • Pazar kahvaltılarının bir anlamı yoktur. Pazartesi sendromundan şikayet etme lüksün yoktur. Her iş görüşmesinde patronun gözüne girmek için çabalarsın tabi mülakata görüşmeye çağırılacak kadar şanslıysan.

    Çalışan arkadaşlarla buluşunca bir bakarsın hepsi işinden özellikle şeflerinden şikayet ediyor. Ama hiçbiri istifa etmiyor.

    Etrafında ağzı olan konuşur. Çalışana iş çok diye. Peki etrafımızda adam olup olmadığımızı çalıştığımız kurum ve pozisyonlardan anlayan ve bir türlü susmak bilmeyen kuru gürültü.

    Arkadaşların evlenir ( çok mutlu olsunlar ) sen gitmemek için yalan uydurursun. Adam düğününe davet eder içinde kötülük olmadan senin varlığın yeter lütfen düğüne gel der ama onun güzel lafı bile batar.

    En çok onlar yoruyor. Özellikle sen sağlık hizmeti almak için gss öderken, ne olduğu belli olmayan adamların bedava aynı hizmeti alması.

    2.5 yılı geçti işsizlik, parasızlık değil de pazar kahvaltılarının bir anlamının olmaması çok yoruyor.