engelleme seçenekleri



toyumtoy kullanıcısı size özel mesaj gönderemez.


toyumtoy kullanıcısının yazdığı hiçbir entryi görmezsiniz.


toyumtoy kullanıcısının açtığı hiçbir başlığı görmezsiniz.
not: bu engelleme türü önerilmez (bkz: #46343)


72· 0· 0· 0· 1947 gün önce
Anadolu'nun Yunan, İngiliz, Fransız, İtalyan ve Ermeni birliklerince işgal edildiği ve Mondros Mütarekesi ile ağır koşulların dayatıldığı dönemde çeşitli yörelerde Osmanlı ordusunun silahlarının alınıp dağıtıldığı günlerde ...devamını oku
Anadolu'nun Yunan, İngiliz, Fransız, İtalyan ve Ermeni birliklerince işgal edildiği ve Mondros Mütarekesi ile ağır koşulların dayatıldığı dönemde çeşitli yörelerde Osmanlı ordusunun silahlarının alınıp dağıtıldığı günlerde doğan bir millî direniş örgütüne verilen isimdir. Kuvâ-yi Milliye, Kurtuluş Savaşı'nın ilk savunma kuruluşudur.

kaynak - vikipedi devamı için tıklayınız

şerife bacı'nın torunu işini bilir. gençliğe hitabe'yi okur, anlar neyin ne olduğunu..
entry akışı (yeni)
klasik görünüm
  • kral çıplak

    kralın biri bir gün emir vermiş, ''bugün halkı selamlayacağım, bütün terzilere gidin, bana bir kıyafet diksinler! içlerinden en çok beğendiğimi giyeceğim, dikmeyenin kellesini alırım'' demiş.

    emir yayılmış. bütün terziler dikmişler dikebildikleri kadar... ama içlerinden ''cool'' bi abimiz dikmemiş. ''amaan boşver, bi günde ben öyle elbise dikemem, zaten yetiştiremem... sorarlarsa da bi bahanesini bulurum'' diye düşünmüş. kralın elemanlar bunun dükkana gelmişler... bakmışlar elbise yok, sormuşlar ''senin elbise nerede?'' diye. bizimki de o sırada bahane bulamayınca, -üzerlerinde elbise varmışçasına- iki kolunu uzatmış ''işte burada, en güzel elbiseyi ben diktim! ancak bu elbiseyi aptallar göremez, sadece çok zeki insanlar görebilir '' demiş.

    elemanlar önce birbirlerine bakmışlar, sonra ''ulan işin ucunda kelle varken bu herif bu kadar da yapmaz herhalde'' düşüncesiyle, ''hımm.. güzelmiş demişler, aptal olmadıklarını da tescilletmişler birbirlerine... almış götürmüşler bunu saraya...

    saraya gidince sıra bizim terziye gelmiş. o da iki kolunu uzatmış, terzi söze başlamadan kralın adamları başlamış ''efendim elbise yok şöyle, efendim elbise yok böyle, zekiler görüyor, aptallar göremiyor...'' onlar anlattıkça kral da aptal durumuna düşmemek için ''hımm güzel'' diyerek bu elbiseyi beğenmiş hemen giymiş. terziyi de altınlara boğup göndermiş.

    tabi elbisenin ünü yayılmış, kral saray'da turladıkça kimse aptal durumuna düşmemek için, anlayanlar da korktukları için ''efendim harikasınız, efendim mükemmelsiniz, şahanesiniz..'' iltifatlar havada uçuyormuş.

    tabi elbisenin ünü saray dışına taşmış. halk kral'dan çok kralın elbisesini merak ediyormuş. ayrıca bu, onlar için bir sınav olacağından, herkes elbiseyi görüp göremeyeceğini merak ediyormuş. ya aptal çıkacaklar ya da zeki...

    neyse kral çıkmış meydana üzerinde olmayan elbisesiyle... büyük bir sessizlik... kimseden çıt yok. kral ''benim zeki halkım! işte görüyorsunuz, bir tane bile aptal insan yok! herkes gördü kıyafetimi'' derken aralardan küçük bir çocuk ''kral çıplak'' diye bağırmış ve kahkaha atmaya başlamış. kral da ''görüyorsunuz, aptal çocuk göremedi kıyafetimi'' demiş. ardından aptal olduğu için elbiseyi göremediğini düşünen ancak, bu kadar da aptal olmayı yediremeyin kalabalıktan ufak ufak kikirdemeler yerini uğultulu kahkalarla birlikte ''kral çıplak, kral çıplak'' nidalarına bırakmış. bu duruma dayanamayan kralın arkasındakiler de gülüşmeye başlamış... onlar da gülünce kral gerçeği geç de olsa fark etmiş.

    adet oldu, bunun da şarkısını bırakalım; haluk levent - kral çıplak

    edit:
    şarkının sözleri;

    Fermanlar verildi
    Perdeler gerildi
    Halılar serildi
    Dediler kral bugün görünecek
    Dediler gören herkes sevinecek

    Haberler salındı
    Tedbirler alındı
    Davullar çalındı
    Dediler kral bugün görünecek
    Dediler gören herkes sevinecek

    Anne bak kral çıplak...

    Kral çıplak göründü
    Saray dehşete büründü
    Ağlar gibi gülündü
    Dediler kral meğer çıplakmış
    Dediler tören değil tuzakmış

    Hikaye tutmadı
    Ahali yutmadı
    Çocuklar kutlandı
    Dediler kral meğer çıplakmış
    Dediler tören değil tuzakmış

    Anne bak kral çıplak, anne bak...

    Şiir (Haluk Levent):

    uzun kısa bir öykü bu
    sıradan sesiz bir film gibi
    görevim anlatmak oldu
    akıtmak bendeki zehri

    yıllar önce bir genç vardı
    yüreğini yakan bir sevda
    ışıltılar sönük kaldı
    her şey böyle başladı

    tutulmuştu köşe başı
    kalmamıştı açık kapı
    var olmaktı tek sorunu
    kaçtı durdu yıllar boyu

    sonra bakmış dünya yokmuş
    umutları göçmüş gitmiş
    parasızlık, yalan salmış
    çareyi kaçmakta bulmuş

    gördü bunu hayra yordu
    güzel şeyler istiyordu
    oysa güzel, artık vardı
    çok paraya satılırdı

    çürük çarklar büyük çarklar
    birbirinden ne anlar
    döner durur zevke dalar
    yeni dişliler arar

    kendi oldu kendi dişli
    bilmediği yola girdi
    gördü bütün gerçekleri
    sustu durdu herkes gibi

    şehir heyecan!
    onu da kendinden yaptı
    beyaz saçlar, gözler söndü
    düşündeki düşte kaldı

    haluk uzak kendine
    kalmamış derman derdine
    yok sorunum, mükemmelim
    dese de inanma sözüne

    kral nerede diye sorma
    sende, bende bizde onda
    çıplak diyen kral olur
    taç giyer oturur tahtına

    patron burada
    köyde ağa
    evde koca
    okulda hoca

    dayı baba
    abi ana
    kral vardır her tarafta
    krallıklar ülkesinde

    doldurur seven kesesini
    haluk görür kaybedini
    ne zaman baksa aynaya
    itiaat et biz kralız

    toz kondurma kendimize
    aslında yok terzi bile
    giysileri biz yaparız!!!
    giysileri biz yaparız!!!

    giysileri biz yaparız!!!
    giysileri biz yaparız!!!
    giysileri biz yaparız!!!
    giysileri biz yaparız!!!

    şeklindedir.
  • şerife bacı

    ayakları öpülesi güzel insan, kahraman kadın, cumhuriyet gençliği'nin anasıdır. anneler günün şimdiden kutlu olsun. nur içinde uyu anam.

    şerife bacı, henüz 21 yaşında iken kurtuluş savaşı sırasında (minik bebeği ile birlikte) ankara'ya cephane götüren kervana katılmıştır. yolda donarak şehit olmuştur. üzerindeki
    kazağı arabadaki bebeğine örtmüş ve üşümesin diye bebeğinin üzerine abanmış vaziyette donarak can vermiş halde bulunmuştur.

    bir rivayete göre de; şerife bacı, bebeğini saklamak için böyle yapmıştır. bebekli haliyle kervana kabul etmeyeceklerini düşünmüştür.


    kastamonu'da anıtı vardır. ayrıca türkiye'de en çok şerife kastamonu'dadır. çünkü o sene doğan bütün kız bebeklerine ''şerife'' adı konulmuş, bir süre bu gelenek haline gelmiştir. bu yüzden şerife ismi kastamonu'da zamanında çok popülerleşmiştir.


    ahmet kaya'nın seslendirdiği karlı dağlar şerife bacı'nın hikayesini anlatır.

    sözleri;

    Ilgaz Dağlarında çocuk doğurdun sen
    Memende süt yoktu
    Karla doyurdun sen sen hey
    Sardın sarmaladın anam
    Sırtına vurdun anam anam
    Terketmedin karlı yolları
    Sardın sarmaladın anam
    Sırtına vurdun anam anam
    Terketmedin karlı yolları
    Yolda çile çeker
    Şerife Bacım hey
    Elleri donmuş gözle çekilmez acın hey hey hey hey
    Çocuğuna değil değil
    Yurduna sancın anam anam
    Terketmedin karlı yolları
    Çocuğuna değil değil
    Yurduna sancın anam anam
    Terketmedin karlı yolları

    şeklindedir.
  • kuvâ-yi milliye

    Anadolu'nun Yunan, İngiliz, Fransız, İtalyan ve Ermeni birliklerince işgal edildiği ve Mondros Mütarekesi ile ağır koşulların dayatıldığı dönemde çeşitli yörelerde Osmanlı ordusunun silahlarının alınıp dağıtıldığı günlerde doğan bir millî direniş örgütüne verilen isimdir. Kuvâ-yi Milliye, Kurtuluş Savaşı'nın ilk savunma kuruluşudur.

    kaynak - vikipedi devamı için tıklayınız

    şerife bacı'nın torunu işini bilir. gençliğe hitabe'yi okur, anlar neyin ne olduğunu..
  • mark zuckerberg

    kişilerin özel yazışmaları dahil, ne yaptıkları, siyasi eğilimleri, nelerle ilgilendikleri gibi bilgileri ücreti mukabilinde; bazı devletlerin gizli servislerine, reklam şirketlerine ve dileyenlere satmakla yargılanan israil'li sözde facebook kurucusu insanat.

    bu davranışı gerçekleştiren veya buna alet olan kişi karaktersiz, onursuz ve haysiyetsiz'dir.

    millet sanıyor ki bu herif sayesinde sanal alemde insanlar sosyalleşti... yonja, live, imesh ve daha niceleri vardı. bunlar benim hatırladıklarım.
  • taşikardi

    yaklaşık bir yıldır bünyemi terk eden rahatsızlık. nedeni; stres kaynaklı mide sorunuydu.

    durduk yere gelen taşikardi muhtemelen mide ile alakalıdır. bu yüzden doktorunuza danışarak sabahlara sağlam bir mide koruyucu ile başlayın derim. bunun dışında; stres yapmayın, her boku kafaya takmayın. (ben başarabiliyor muyum? tabi ki hayır'*')