engelleme seçenekleri
"meslekler içinde en tehlikeli olanı budur; yani şairlik.
ortaya çıkan eser, büsbütün şairin varlığından süzülür, onun yıpranan varlığından.
zihnin ve kalbin coğrafyası derine indikçe sarplaşır, kuraklaşır
buralarda yürümenin ...devamını oku
ortaya çıkan eser, büsbütün şairin varlığından süzülür, onun yıpranan varlığından.
zihnin ve kalbin coğrafyası derine indikçe sarplaşır, kuraklaşır
buralarda yürümenin ...devamını oku
"meslekler içinde en tehlikeli olanı budur; yani şairlik.
ortaya çıkan eser, büsbütün şairin varlığından süzülür, onun yıpranan varlığından.
zihnin ve kalbin coğrafyası derine indikçe sarplaşır, kuraklaşır
buralarda yürümenin bedeli, çoğu zaman en hafifinden korkunç bir yanılgı olarak ödenir.
yalnız şiir yazanlar değildir şair olanlar
kendi cevheri dışında her şeyden soyulmak,
sonunda çırılçıplak bir insan olarak yaşamaya tekrar başlamak için can atan herkes şairdir.
çünkü biz sıkça kaybetsek de şiir yaşamanın kanıdır.
bu sebeple şair; bir ressam, bir marangoz ya da bir baca temizleyicisi olabilir
ve ömründe hiç şiir yazmamış olabilir.
bütün birbirinden aykırı isimleri birbirine bağlayan ne olabilir?
şairlerin ortak paydası nedir?
onları birleştiren cesaret ve yine cesarettir;
bilançoların, büyük caddelerin, hükumet sorunlarının,
tekleyen bir kalbin, emekliliğe yaklaşmanın dışında
hayatı şiirle kurmaya cesaret.
şair bu cesareti gösterir.
sonunda günlük dilin tek düze ve donuk akışı kırılır
ve kelimeler şiirin içinde bir kez daha doğarlar, tıpkı
kendi küllerinde dirilen anka kuşu gibi.
güzel şiirler okuruz.
tam da bize; 'evet bunu ben de düşünmüştüm, ama o söylemiş.'
dedirten şiirler.
insanlığın hafızası, her gerçek şiirle beraber
tekrar tazelenir.
yine de şairlere borçlu sayılmayız, çünkü
hayatın karşısında herkes olması gerektiği gibidir.
şiir nedir?
cevap vermemeyi tercih etmek,
şiir bilgisine gerçekten yaklaşılmış olduğunu gösterir.
pekâlâ şair kimdir?
cevap, bütün insanlığı kapsayacak kadar
geniş bir cevapla biter:
biz. "
ortaya çıkan eser, büsbütün şairin varlığından süzülür, onun yıpranan varlığından.
zihnin ve kalbin coğrafyası derine indikçe sarplaşır, kuraklaşır
buralarda yürümenin bedeli, çoğu zaman en hafifinden korkunç bir yanılgı olarak ödenir.
yalnız şiir yazanlar değildir şair olanlar
kendi cevheri dışında her şeyden soyulmak,
sonunda çırılçıplak bir insan olarak yaşamaya tekrar başlamak için can atan herkes şairdir.
çünkü biz sıkça kaybetsek de şiir yaşamanın kanıdır.
bu sebeple şair; bir ressam, bir marangoz ya da bir baca temizleyicisi olabilir
ve ömründe hiç şiir yazmamış olabilir.
bütün birbirinden aykırı isimleri birbirine bağlayan ne olabilir?
şairlerin ortak paydası nedir?
onları birleştiren cesaret ve yine cesarettir;
bilançoların, büyük caddelerin, hükumet sorunlarının,
tekleyen bir kalbin, emekliliğe yaklaşmanın dışında
hayatı şiirle kurmaya cesaret.
şair bu cesareti gösterir.
sonunda günlük dilin tek düze ve donuk akışı kırılır
ve kelimeler şiirin içinde bir kez daha doğarlar, tıpkı
kendi küllerinde dirilen anka kuşu gibi.
güzel şiirler okuruz.
tam da bize; 'evet bunu ben de düşünmüştüm, ama o söylemiş.'
dedirten şiirler.
insanlığın hafızası, her gerçek şiirle beraber
tekrar tazelenir.
yine de şairlere borçlu sayılmayız, çünkü
hayatın karşısında herkes olması gerektiği gibidir.
şiir nedir?
cevap vermemeyi tercih etmek,
şiir bilgisine gerçekten yaklaşılmış olduğunu gösterir.
pekâlâ şair kimdir?
cevap, bütün insanlığı kapsayacak kadar
geniş bir cevapla biter:
biz. "
entry akışı (yeni)
klasik görünüm
-
yamtar
atsız'ın (bkz: bozkurtların ölümü) romanında yer alan yiğit bir savaşçıdır. korkusuzca verdiği bağımsızlık mücadelesinde gözlerini kaybetmiş, gazi olmuştur.
çarpışmada gözlerini kaybettikten sonra bile heybetinden hiçbir şey eksilmemiş, gözleri görmezken ve hatta esaret altında bulunurken dahi düşmaların yüreğine korku salmaya devam etmiştir.
-
geceye bir alıntı bırak
Evet, ilmektir boynumdaki ama ben
kimsenin kölesi değilim
tarantula yazdılar diye göğsümdeki yaftaya
tarantulaymış benim adım diyecek değilim
tam düşecekken tutunduğum tuğlayı
kendime rabb bellemeyeceğim
razı değilim beni tanımayan tarihe
beni sinesine sarmayan
tabiattan rıza dilenmeyeceğim.
ismet özel-tam düşecekken tutunduğum tuğlayı
kendime rabb bellemeyeceğim
-
yaşamayı bileydim
yaşamayı bileydim yazar mıydım hiç şiir?
yaşamayabileydim yazar mıydım hiç şiir?
-yaşama!
-ya bileydim?
yazar:mıydım
hiç:şiir
ismet özel'in şiirlerinin toplandığı erbain isimli kitabının girişine kondurduğu dizelerdir.
edit: şuradan kendi sesinden dinleyebilirsiniz.
-
polis
Onur Ünlü'nün yazıp yönettiği, 2007 yılında gösterime girmiş nefis bir filmin ismidir.
-
murat akay
şu muhteşem parçanın sahibi.
-
yavuz bülent bakiler
turan ideali taşıyan, ülkemizin geleceğinin aydınlık olmasının dış türklerle kurduğumuz ilişkilerimizin sağlam olmasına bağlı olduğunu vurgulayan yazardır.
eserlerini, türkî cumhuriyetlerde yaşayan soydaşlarımızı bizlere tanıtmak, sevdirmek amacıyla kaleme almaktadır.
-
türkistan türkistan
(bkz: yavuz bülent bakiler)'in kültür bakanlığı müsteşar yardımcısı mevkisiyle yaptığı özbekistan ziyaretlerinde tuttuğu gezi notlarından oluşan bir kitaptır.
yazar, bu eseriyle özbekistan, azerbaycan ve diğer türkî cumhuriyetlerin yakın bir tarihte maruz kaldıkları rus boyunduruğunu ve bugün halen devam eden rus faaliyetlerini okuyucuya aktarıyor. bunların türk yurtları üzerinde nasıl bir etki oluşturduğunu, ne denli yıkımlara neden olduğunu ortaya koyuyor.
bölgenin coğrafi, mimari ve tarihi yapısının da son derece akıcı bir üslupla anlatıldığı kitap, yazarın tanık olduğu olayları, karşılaştığı insanlarla ettiği muhabbetleri de içinde barındırmasıyla sizi türkistan kentlerinde bir gezintiye çıkarıyor.
-
onlar da insandı
kırımlı tatar türkü olan Cengiz Dağcı tarafından kaleme alınmış roman.
yazar, bu kitapta kırım'ın ruslar tarafındam nasıl işgal edildiğini ve oranın yerlisi olan tatar türklerinin çektiği acıları, öz yurtlarından işgalcilerin şiddetiyle alçakça sürgün edilişlerini, oluşturduğu Bekir isimli bir tatar türkü, onun ailesi ve köylüleri üzerinden bizlere anlatıyor.
rusların, işgali ilmek ilmek nasıl işlediklerini görmek isteyenler, yürek parçalayıcı bu öyküyü mutlaka okumalı öğrenmelidir. zira sinsice tasarlanmış politikalarıyla türklere verdikleri zarar ölçülemez boyutlara ulaşmıştır. tarihin şuuruna varıp geleceğe yön vermemiz icap eder.
-
blog sözlük 3-5 nöbeti
bu gece bende olan nöbet
-
fecahat
fecahat diye bir kullanım olacağını sanmıyorum, caht kelimesinin çekimlenişi falan olsa diyeceğim ama başındaki fe'yi koyunca mânalı olmaz o zaman da.
tanım: doğru yazılışı fecaat olan kelime, dilimize arapçadan geçmiştir. içler acısı durum, felaket gibi anlamlarda kullanılmaktadır.
yorum: tahminimce facia kelimesinin çoğuludur(yapısına bakıldığında öyle gözüküyor).
çoğul yapıya sokulmuş olduğu görülüyor, ancak arapçada çoğul yapıya sokmak kelimeye her zaman -lar/-ler eki getirmez, duyguyu katlamak vehameti anlatmak için de kullanılır. dolayısıyla burada; çok büyük bir facia, aşırı derecede feci gibi bir anlamda türetilmiş olması muhtemeldir. tabii bunlarla hiçbir alakası olmayadabilir. '*'
- pek bir şey yok