yazarların ruh hali

  • İşten istifa etmiştim 1.5 ay falan önce. Gittikçe sağlığımdan da vazgeçiyor gibiyim sözlük.
  • Az önce gördüğüm bir instagram postu sonrasında sinirlendim blogsözlük. Sonra dedim kendime, şu sıralar hep yaptığım gibi, "boş ver ariiif" dert edilecek insan senin derdinde yanında mıydı, önce onu sorgulamalısın.
  • Ne iyi ne kötü. Sadece yaşamaya çalışıyorum.
  • Dün işten istifa ettim. Colombia Coffee ismindeki şirketin yeni açılan şubesinde 2 yıllık Starbucks tecrübemle -makine mühendisi olarak ne işim var değil mi sözlük, sen de sor bu soruyu- resmen yeter artık dedim.

    Çalışanların böyle 18-21 yaşlarında eğitimsiz ve aşırı önemsemeyen tipler olduğu bir ortamda ısrarla tutunmaya çalışıyordum. Yalnız, dün sırayla hepsi üstüme geldi. Mobingi çok güzel biliyorlar. Yine de en genç olan kadın çalışanı duş almayı ve temiz kokmayı hala daha bilmiyordu. Yüzüne "Elsa felaket ter kokuyorsun" denmesine rağmen "en sevdiği kankası(!)" tarafından. O da yalakalık yaptığını sandığı bir başkası idi.

    Ve lütfen sözlük, çıkıp bana "özel şirket bu halde" deme. Hepsi değil, kurumsallığın nasıl bir şey olduğunu Starbucks'da gördüm mesela. Böyle hissettiğimi bir yerlere iletsem neler neler olurdu.

    Şimdi sadece maaşımın ödenmesini bekliyorum sakince. Bu arada mağaza müdürü de o şubenin diğer hisse sahibi olan 2 kişi de benim nasıl iyi bir çalışan olduğumu biliyor.

    Bir süre depresife bağlarım ben, inşallah epilepsi krizi de geçirmem.
  • ne sen sor ne ben söyleyeyim!
  • üzgünüm biraz, sürekli her yaptığı şeye değer verdiğim ve desteklediğim sevgilim heyecanlı heyecanlı hedeflerimi anlatırken bu kadar şeye vakit ayıramazsın minvalinde şeyler söyledi.
  • Yalnız kalacağım galiba sözlük.

    Bugün kitaplarımı vs. alıp kartal espressolab a kaçayım ben...
  • Çok mu nazar çektim anlamıyorum; ama yoruldum be Sözlük. 2 gün önce, bir sabah uyanırken, bir de öğlen tekrar uyumuştum o zaman uyanırken epilepsi krizi geçirdim. Doktorum kullandığım ilacın sabah ve akşam dozunu yükseltti.

    O kadar tuhaf, yalnız ve garip hissediyorum ki anlatacam kelimelerim yok galiba. Saat 12 olunca da gidip uyumaya çalışacağım. Çünkü 2 gündür yemek yemek ve uyumak dışında bir şey yap(-a)mıyorum.
  • Bir şeyler için sona yaklaşıyorum galiba Sözlük. Emin değilim, aslında adım gibi eminim de işte ne elim ne beynim ne kalbim izin veriyor dile gelmesine.

    Bloguma yazıp rahatlayasım var; ama üşeniyorum. Ya da henüz o kadar darlanmadı kalbim.

    Havuçlu kek yapıp kitaplarımı alıp yarın kartal espressolab a gitme planım vardı; ama dedim şimdi koca bir kek yaparsam onu yerim ben her daralınca. İyisi mi kahvenin yanına al bir dilim. Ye gitsin arif.

    Eylül ayına böyle girmeyeceğim. Sonbahara bu halde girmeyeceğim sözlük.
  • Düzenli yazmak için kıvranan biriyim. Her gün en az 3 içerik üreterek sizlere sunmak istiyorum. Ancak aranılan dikkat ve odağa ulaşılamıyor. Nedense artık önemsenmediğini düşünüyorum. İnsanlar daha az okuyor gibi hissediyorum. Okunacağımı bilsem, her gün yazardım. Elbette, denemeden bilemem. Ancak ikilemdeyim.
  • 2 haftadır garip bir boğaz doluluğu, son 3 gündür kendini burun akıntısı ve bildiğin halsizliğe bırakmış durumda. Nasıl bir hastalık geçiriyorum acaba? Doktora gidip antibiyotik de almak istemiyorum.

    Bu arada ezan okunuyor. Dinlediği müziği kapatan ezan vakti kapatan kaç kişi kaldık acaba?.. :(

    Neyse gidip şekerimi ölçüp ona göre lantus vurayım.
  • Şu anda mesela, kuzenım meşgul, eski sevgilim zaten kaldı eskide, iki yakın arkadaşımdan biri regl olmuş ve başı felaket ağrıyor, diğerinin hiç keyfi yok...

    Lan benim bir tane arkadaşım yok! Benim yığınla arkadaşım vardı. Ne halt ettim ben de hiçbiri yok şu anda?

    Burası ve blogum olmasa bunu dile getirecek hiçbir ortamım ya da okunma olasılığı olan bir yer olmayacak. Şimdi ben çarşamba olacağım ameliyat için "Allah sen konuyu biliyorsun" diye içimden geçenleri umup dua etsem ve herkes kurtulsa günah mı işlemiş olurum?

    Neyse ya. Az daha Mabel Matiz dinleyeyim. Yapıştım Starbucks'a da. Sanki 2 sene çalışıp sıkılmamışım gibi.

    Bu arada sıkılmamışım demek ki. Ya da "bilgisayarınla ne halt ediyorsun burada arif" diye soran birileri yok diye rahatımdır.
  • kelebeklerin yanı başında uçası var
  • 1 saat boyunca iphone için en iyi kamera ayarları/pil performası vs. tavsiye videoları izledim. 2-3 gündür içimdeki keyifsizlik çok tuhaf bir halde. Gidip uyumaya çalışmalıyım sözlük.
  • muharebe alanını bırakıp gitmenin zamanıdır diye düşünüyor. hoş emin de olamıyor ama... kazanılamayacak savaştan çıkmanın da bir çeşit zafer olduğunu sanıyor!
  • Bugün ilişkim bitti sözlük. Yani o kadar yoruldum ki çocuk gibi birinin "bitiriyorum" deyip bitirmesinden 4-5 kere. Bu sefer gerçekten bitti.

    Ha arif sanma ki bundan sonra tekrar birine şans verir. Sanma ki tekrar birinin mükemmel ilk ciddi ilişkisi olur.

    2 günlük ömrüm kalmış, yeter da.
  • su an biraz heyecanlıyım ramazan ayı geldiği için. ramazanda yediğim yemeğin tadı hep başka oluyo ya. bide agora avm de ramazan menüsü hediye ediyolarmış.ben koşarak gidicem çünkü neden olmasın
  • zor. "ne demek şimdi bu yâ hu?" belki de anlamaktasın içerimdekiyi sızıyı. sen doktor musun -ki? elinde neşter ile ur deşmeye çabalarsın. zor değil midir hayat şimdi pespaye ortamlardan doğar iken gökyüzü?
    her şeyini kaybet-miş bir adama kim yaklaşabilir? "dokunamadım sana, ellerim neşter idi çünkü..."
    bana yazar mısın? dertleşmek istiyorum.
  • Artık ilacımdan mıdır bilmiyorum, şu anda aklımda 3 şey var:

    1- Dün Hakmar'dan aldığım haşhaşlı ve acılı mısır cipsi tam bir f/p ürünü idi. Markası adios idi sanırım.
    2- Burnum kapalı olduğu için, ki 3-4 gün önce üşüttüm, tat iptal sözlük.
    3- Kimse farkında mı bilmiyorum ama son 1 haftadır sanırım, her geçen gün dolar'a karşı türk liramız 0,01₺ gibi bir değer kaybı yaşıyor.

    Diğer dertlerimi vs. yazmaya halim yok. Teşekkürler selectra.
    Bloguma yazasım var mesela, ama yazasım da yok aynı zamanda. Neyse dur gece moduma geçmeyeyim iyice.'*'
  • öyle tuhaf ki zamanlar hep. artık tuhaflık bile normalleşti!
/ 5