what dreams may come

2 entry daha

  • dante‘nin, monet’nin bahçesinde hayat bulmuş filmidir.
    olay örgüsü ve atmosferiyle
    adeta edebiyat ve sanatın potasında eritilmiş bir şaheserdir. kitabının önüne geçmeyi de başarmıştır.:richard matheson
    ara sıra açar izlerim. o ‘aşk’a gıpta eder, ağlarım.
    enteresan bir ruh şöleni yaşarım yani.
    cennet-araf-cehennem
    aşk’ın üç hali..
    bu yüzden “aşkın gücü “ olarak çevrilmiş olabilir.
    neticede bu gücü doğru kullanmak,
    muazzam sonuçlar doğurabiliyor.

    hikaye, hiçbir şeyin ‘imkansız’ olmadığını,
    meselenin ‘bilinç akışımızda’ gizli olduğunu hatırlatır bana.
    her ne kadar ‘araf’ ı geçememiş olsam da ‘cennet’in anahtarının ‘cehennem’ de ‘tutsak’
    olduğunu bilmek, enteresan bir melankoli girdabına sürükler.
    hem acıdır hem de ümit vericidir.
    çünkü vardır, somuttur.

    ama mesele
    sahip olma arzusu kadar,
    kurtaracak kudrete de sahip olmaksa
    sonuç, trajik bir ilahi komedya..
2 entry daha