üniversitede derse sırt çantasıyla giden insan

Rahatliga onem veriyordur. Ha bir de eger o kisi kiz ise sirt cantasi taktiginda kalabalık ortamlarda kendisini daha güvende hissediyordur

kantindeki leş gibi kahveye, çaya dünyanın parasını vermemek için evde kendi kahvesini, çayını yapıp termosa koyup götüren insandır.
ayrıca bütün gününü kütüphanede geçirecekse evde hazırlayacağı sandviç hem boşu boşuna para harcamasını engeller hemde sağlıklı bir atıştırmalığı olur.
kitap, defter, laptop taşımayı söylemiyorum bile.
kısaca akıllı insandır.

benim bu insan.

okula giderken otobüste veya dolmuşta yer bulup oturduğum zamanlar çok nadir, normal omuz çantası alıp kitaplarımı elimde taşımaya kalksam düşer bir yerlerimi kırarım herhalde.

sırt çantası büyük rahatlık, ihtiyacın olan ne varsa koyabiliyorsun. üniversiteye başladığımdan beri okula omuz çantasıyla gittiğim günler bir elimin parmağını geçmez, o da vize ve final günleridir. sonrasında arkadaşlarımla sahile inip kahvaltı yaparız da'*'

çok özledim o günleri çok...

o da bir şey mi dediğim.

(bkz: işe sırt çantasıyla giden memur)

bendim o. şimdi biz erkekler olarak kadın arkadaşlar gibi el-kol çantası taşımadığımız içün; zor oluyor birşeyleri üzerinde taşımak. sağ ön cep telefon, sol ön cep sigara-çakmak, sağ arka cep anahtar-kulaklık, sol arka cepte de cüzdan taşırım hep. ama bazı günler bunlara eklenen şarj aleti, su şişesi vb gibi gereçleri ceplerde taşıyamıyoruz malesef. ayrıca özellikle yaz aylarında; arka ceplerdeki cüzdan, anahtar vs batmaya başlıyor kıçımıza. o yüzden içi boşta olsa mutlaka bir çanta götürürdüm yanımda, halen daha bir yerlere giderken sırt çantası ile gitmeyi tercih ederim.

küçük çantamla gidiyorum her zaman, sırt çantası beni yoruyor. tüm gün sırtımda yük olması özellikle rahatsız ediyor ve daralıyorum...

yedek kıyafet, su, acıkırsam diye bisküvi vs, telefon, kulaklık, şarj aleti, cüzdan, anahtar, güneş gözlüğü, yolda okumak için kitap (evimden okula 2,5 saat sürüyor), ıslak - kuru mendil, ders kitapları, defter, kalemlik, küçük bir kapta lens suyu (ne olur ne olmaz), yara bandı, çakmak, sigara, ruj, toka taşıyan benim için gayet olağan durumdur. elimde nasıl taşıyım bunların hepsini?

yalnız inatla küçük çantaları moda yapıyorlar, sığdıramıyorum. kaç çanta yırttım daha alalı 2 ay olmadan. :(

arttırıyor ve her yere sırt çantasıyla giden insan olarak kendimi zirveye taşıyorum'*'

akıllı kişidir. sigara,telefon, şarj aleti, hırka, gözlük vb. aynı anda taşıyan insandır.

Elinde kolunda kitap taşımak istemeyen kişidir.

Ölsem bile mezara sırt çantasıyla giderim o derece

bunu yapan bir arkadaşım var. kendisi şu an lisans-yüksek-doktora şeklinde devam edecek üçgenin tam ortasında. lisans mezuniyet ortalaması 3.80 küsür diye hatırlıyorum. gayet hoş sohbet, akıllı, dersleri takip eden, eğlencelere de katılan bir tiptir. asosyal, içine kapalı, inek diye tabir ettiklerimizden değil. demek ki neymiş? çanta sadece bir malzemeymiş.

Hep küçük kalmak ve büyümek istemeyen insandır ve belki de yanından ayırmak istemediği şeyleri bol olan kişidir.

(bkz: ben)

lanetini tatmış insandır. evet lanet. eskiden kokoş kızlar gibi bir sürü çantam vardı. takardım koluma çıkardım bağdat a. fakat şimdi öyle mi? o lanet beni de buldu. bir alıştım, bir alıştım ki sormayın. anam ne istesen atıyorsun içine. hani çantamda ne var blogu açsam beş dakika içindekileri ballandıra ballandıra anlatabilirim. bilgisayarımdan tutun da; yiyecek bisküvime kadar her şey içinde. geçenlerde işi abartığımı fark ettim, düğüne de sırt çantasıyla gittim. annemin "rezil ediyorsun bizi, yanımızda yürüme" demesinden olacak ki, çantayı arabaya bırakıp öyle girdim salona.

sırt çantası okula, işe, gezmeye gitmek için kullanılan; buluşu gerçekleştiren insanı her gün hayır duaları ile yad ettiğim varlıktır. o, candır: gerisi patlıcan.

(bkz: sırt çantası aşkı)

diğer arkadaşlarınında kitap defterlerini taşıyan masum saf öğrenci

sırt çantasını dışarı çıkarken bile alırım, sweatshirt falan atarım içine ya da üzerimde varsa hava sıcaklarsa onu atarım.

tedbiri elden bırakmayan tedarikli kişidir.

benim o. bendim daha doğrusu. yaz kış fark etmez abi, elimde su şişesi taşımayı bile sevmem ben. sadece kapşonlumu ve gözlük kabımı koymak için sırt çantası kullandığımı bilirim.

sadece derse değil her yere sırt çantasıyla giden insandır.

öncelikle üniversiteye gidebildiği için şanslı olan çocuktur.