shameless

İzledikçe özgürlüğü hissettiğim 7. Sezonunun geldiği dizidir. Belki yaşadığımız hayatın tam zıttı ve karşı çıkacağımız olaylar dönüyordur ama içinde derinlerdeki o kıpırdayan hissi açığa çıkarır.
Keşke bende kurallar olmaksızın böyle rahat yaşayabilsem dedirtir.
Favori karakterim kesinlikle (bkz: Carl Gallagher) dır.

inanılmaz bir senaryoya sahip hem güldüren hem ağlatan ve sonunda sizi bazı şeyleri sorgulamaya iten, sıra dışı bir dizi. özellikle hayran olduğum jeremy allen white'ın oynadığı lip benim için ayrı bir yerde olsa da diğer tüm karakterler tek başına bir başrol. maalesef yakın zaman önce 7. sezonu bitmiş olup 8. sezon ise 12 bölüm ile baharda çekilmeye başlanacak olup sonbaharda ekranlarda olacak.

işin komik olan tarafı ise 10 gün önce açıklanan shameless'ın türkiye'ye uyarlanması haberi gerçekten izleyen herkesi eminim şoke etmiş durumdadır. Çünkü sıra dışı bir aile olan gallagher'ları nasıl uyarlayacaklar ve nasıl yayınlanacak muamma. umarım "saçma bir dizi olmaz ve rezil olmayız." desem de güzel olmayacağını tahmin etmek çok zor değil. ayrıca türkiye uyarlamasının yazın çıkacağı tahmin edilmekte imiş.

Türkiye'ye istedikleri kadar uyarlamaya çalışsınlar, yaptıkları dizi hiç olur gider. Medcezir mi ki bu arkadaş? Aşk sevgi falan gibisinden ilerlemiyor ki dizi. Torbacılar, gayler, yedi yirmi dört küfür kıyamet olan diziyi pembe dizi formatıyla önümüze mi koyacaksınız? Böyle olacaksa bence olmaması daha iyi.

Ayrıca dizi şuan çok iyi gidiyor. Lip'in çok alkol kullanıp Frank'e benzemesine dur denmesi gerekir. Tamam yani oğlu da o kadar da olmasın be abi. En sevdiğim karakterin bu hallerini görmek üzüyor beni açıkçası :)

sırf kev için izlediğim dizidir.

En sevdiğim dizilerdendir, çok aşırı (bkz: kime göre neye göre) ve bir o kadar komiktir

Bir aile düşünün, bu aile birbirinden manyak, şımarık bir aile olsun. Peki bu aileyi izlemek zevkli olur muydu? Gerçek hayatta olmazdı ancak başta Frank karakterinin ilginç yapısı ve Fiona’nın da katkılarıyla kahkahalar attıracak bir komedi dizisine dönüşüyor. Dizinin hikayesi ise şu şekilde: Yalnız bir baba olan Frank tembel, çocuklarıyla ilgilenmeyen sadece kendini düşünen umursamaz biridir. Diğer çocuklarına bakma zorunluluğunu en büyük kız çocuğu olan Fiona’ya yükleyen Frank’in ve ailesinin hayatını, serüvenlerini ve çılgınlıklarını izliyoruz.

Frank Gallagher: Dizinin baş kahramanı olan Frank, baş belası ailemizin bir işe yaramaz, alkolik ve baş belası reisi. Altı tane birbirinden farklı ve bağımsız çocukları olan Frank, yetiştirme süreciyle uğraşmak istemediği için diğer herkesin sorumluluğunu büyük kızı Fiona’ya bırakıyor. Bununla birlitke evine bakmayan bencil, narşist bir insan. Yine de çocuklarını seven iyi biri gibi gözüken Frank’i çocukları bu şekilde kabul etse de çok kötü bir ebeveyn olduğunu bilmek gerek.

Fiona Gallagher: Gallagher ailesinin en büyük çocuğu, ayrıca diğer tüm çocuklara bakma sorumluluğunu üstlenen kişi. Emmy Rossum’un canlandırmasıyla renk kattığı Fiona karakteri erkek ilişkileri konusunda çok farklı bir yapıya sahip. İlişkileri konusunda genelde başarısız olan ve yanlış seçimler yapan Fiona bunun dışında ailesine bakma diğer çocukların arkalarını toplama ve karınlarını doyurmak gibi görevleri de üstlenen kişi. Annenin yokluğunda bir anne gibi davransa da ne kadar başarılı olduğunu söylemek güç.

Carl Gallagher: Bir süre ailenin en küçük üyesi olduğu düşünülen Carl, yeni bir çocuğun ortaya çıkmasıyla en küçüğün bir büyüğü oluyor. Bu kadar küçük yaşta bu kadar kötü bir aile düzenini gören ve bu nedenden dolayı pek iyi bir çocukluk yaşamayan Carl ileride küçük kardeşine bakmaktan çekinmiyor.

Veronica Fisher: Fiona Gallagher’ın en yakın arkadaşı olan Veronica farklı kimliği ve sevgilisi Kevin ile yaptığı ilginç fantezileriyle öne çıkıyor. Çok garip olaylara imza atmaktan çekinmeyen Veronica cinselliğe verdiği önemle dizinin öne çıkan karakterlerinden.

Kevin Ball: Veronica’nın sevgilisi olan Kevin onun fantezi dünyasının en önemli parçası diyebiliriz. Veronica’nın çok baskın olduğu ve ilişki adamı olarak sönük ve itaatkar bir yapıya sahip olan Kevin’da farklı işlere bulaşıyor.

Lip Gallagher: Gallagher ailesinin psikopat gibi gözüken ama aslında zararsız ergeni olan Lip kendine has sorun çözme yapısı, başını çok kolay belaya sokan ve bela mıknatısı olmaktan zevk alan bir yapıya sahip. Yine de bizi çok güldüren aile fertlerinden bir tanesi.

Debbie Gallagher: Ailenin küçük kızı olan Debbie tüm aile fertleri gibi başına büyük işlere karışmaktan hiç vazgeçmeyenlerden. Her şeye burnunu sokan ve her konuya müdahale eden yapısıyla Debbie ailesini kızdıran bizleri ise güldüren birisi.

Sheila Jackson: Temizlik hastası bekar bir kadın olan Sheila belki de hayatının hatsını yapıyor ve Frank Gallagher’a aşık oluyor. Frank’in çok mutlu olduğunu hesaba katsak da Sheila için bu durum tam bir işkenceye dönüşüyor. Özellikle Frank’in pis bir insan olması onu etkilese de ilginç yapısıyla diziye renk katıyor.

Ian Gallagher: Ailenin belki de en düzgün karakterleri olan Ian ailesine bakmak için mahallede bir işde çalışıyor. Bunun dışında orduya katılmak isteyen ancak yaşından dolayı katılamayan Ian’ın ileride eşcinsel düşünceye sahip olduğunu öğreniyoruz.

abd'de yayınlanan uyarlama dizi. aslında shameless us olarak adlandırılması gerekir ama neyse. işte bildiğin fakir insanların hayatı. amerika'nın da fakiri var abi. her yerde fakirler var. ırk ayrımı yapmayacaksın onlar da fakir olabiliyor.

Türkiye uyarlaması yapılacak dizi. Başrollerinde Hazal Kaya ve Rıza Özcan olacağı söyleniyor.

Yeni sezon başladımı diye meraklandıran başlık, biri turunculandırsın aydınlanayım

8 sezon 7 bölümde izlemekte olduğum, sırf frank ve fiona gallagher karakterleri için izlediğim dizi. frank gallagher değinecek olursam, bir insan ne kadar ayyaş, işe yaramaz, üç kağıtçı olsa da, bu adamın hayata bakış açısına bayılıyorum. hayata dair öyle doğru tespitler yapıyor ki, bizim alkoliklerimiz frank gallagher'in yanında halt yemiş. fiona hakkında çok şey yazmak isterim, ama yorgunum.'*' allah kankası olmayanlara böyle kanka nasip etsin ne diyelim.'*' dizi de gözüme çarpan, en nefret ettiğim karakterlerden bir tanesi debbie. bir insan nasıl böyle, ne istediğini bilmeyen, her şeyin doğrusunu kendisi bildiğini sanan, işe yaramaz, ayrıca boş boğazın teki olabilir, insan hayret ediyor.