şehirler arası otobüs yolculuğu klişeleri

  • şaşmaz bir şekilde, ön koltukta oturan hayvanın koltuğu sonuna kadar arkaya dayaması,
    koltuğu koridor olmasına rağmen cam kenarına iş koyanlar,
    mola yerindeki o pahalı ama bayat olan çay,
    uyumasına rağmen önündeki ekranı kapatmayan ve gece karanlığında herkese rahatsızlık veren ışık huzmelerinin sebebi olan yolcu... diye gider.
  • Muavinin alt katta içtiği sigaranın yukarı çıkan kokusu.

    Ağlayan bebe.

    Sabaha kadar televizyon izleyen manyak amca.

    Telefonda sesli konuşan manyak.

    Son ses müzik dinleyen ibne.
  • Çalışmayan tek televizyonun bana denk gelmesi.
  • Arkaya yatamayan tek koltuğun bana gelmesi diyor ve arttırıyorum.
  • film üzerine film izlemek
  • bana kalan koltuğun en arka ve cam kenarı olmasından kaynaklanan ve tv'yi yan yan kesmek.
  • ankara seyahati esnasında arkadaşıma otobüste uyuyamıyorum dedikten 30 dakika sonra uyuya kalmak ve ilk tesisi kaçırmak
  • net olarak diyebilirim ki yüksek sesle telefon görüşmesi yapan bay/bayan. olmazsa olmazlar.
  • Marmara bölgesinden Anadolu ya gidiyorsanız Bolu ve soğuk hava ile imtihanınız.
  • kisinin molalarda sigara kullanmasa bile caninin sigara icmek istemesi
  • dinlenme tesisi soğukluğu > antarktika soğukluğu
  • molada birkaç dal sigara birden içmiş olan mecburi yol arkadaşıdır.
    midem bulanır, başım ağrır ama tek kelime edemezdim. tekli koltuklar imdadıma yetişti yıllar sonra artık çok geçti. otobüs yolculuklarımın sonlarındaydım. şimdi ikili koltuktaki sigaraya bulanmış mecburi yol arkadaşlarını bile özlüyorum.
  • aniden arka koltuktan ağzınıza meyleden tanımadık bir ayak. Daha korkunç bir olay yaşamadım.
  • Kafayı vurduğu gibi uyuyan, varış yerinde uyanan sinir bozucu teyzeler ve amcalar başı çeker.
  • Oturmaktan uyuşmuş bacaklar ve bel. Ben bilgisayar başında bile bir saatten fazla oturamıyorum. Otobüs yolculuğu korkunç bir kabus gibi. Kısa mesafeler için tadımlık tercih edilebilir tabi.
  • önünüzde oturan gudubet yaşlı teyze, yatırır da yatırır koltuğu hatta belki de dizinizde uyur.
    öyle de rahatına düşkün bir teyzedir, tartışmaya çok korkulur.
  • rahat gitmek ve kimse ile muhattap olmamak için ön taraftaki tek koltuklu yere bilet almışsınızdır. kafanız bir denli rahattır. yolda ilerlerken çeşitli hayaller ile hemhal olmak ve umut kurmak gerçekten yolun size getirdiği bonustur ama birden açılan o müzik yok mudur?! gerçekten sizi rahatsız eder, nezaket gereği kapatmasını da söyleyemezsiniz, yol boyunca dinler gidersiniz. klişe midir bilmem ama gına getiricidir.
  • ağlayan bir beybi.
  • yan koltuktaki abinin 8 saatlik yolculukta rahat etmek niyetiyle, muhtemelen önceki 8 saat ayağından çıkarmadığı ayakkabısını çıkarıp ayak parmaklarını esnetmek suretiyle huzur bulması sonucu ortalığa yayılan keskin ayak kokusu.
  • kulaklığı takıp, koltuğu da hafifçe geriye yatırarak yolculuk boyunca etrafı izleyerek düşüncelere dalmak.
    müthiş bir histir. devamlı kendinizi bir hayal senaryosuna davet edersiniz ve her senaryoda da kahraman olursunuz ve yine kimseyi hayalinizde incitmezsiniz. rol verdiğiniz her kişinin kalbine giden o yolları ilmek ilmek içinize işleyerek ilerlersiniz. Finalde de kendinizi kucaklarsınız...
/ 2