procrastination

9 entry daha

  • Ben bunu hayat felsefem sanıyordum. Bu da hastalık çıktı.
  • tam şu anda başıma gelen lanet şey.
    Kalkıp 10 dakikalık işimi halledip, sonra bilgisayar başına oturup rahat rahat takılmak varken, mutfak sandalyesinin tepesinde, elimde telefonla 40 dakikadır çıt çıt çıt sözlük kurcalıyorum.
  • uzun soluklu bir şeyler yapmanız gerektiğinde, onu (uzun soluklu işinizi) bırakıp kısa soluklu ve sonuca hemen ulaşacağınız olayları seçme isteğidir. bir öğrenci olduğum için de genelde sınav takvimi üzerinden örnekler vereceğim; ama öncesinde az evvel yaşamış olduğum bir olayı anlatmak istiyorum.

    kendimde de bu mental bozukluğun olduğunu düşündüğüm için internetten bir şeyler okuyayım dedim. terimin tam olarak nasıl yazıldığını hatırlamadığım için blog sözlük'e giriş yaptım ve hatırladığım ilk harflerini yazdım.

    + "pre ?" yo hayır, "procr" hah tamam buldum!

    aramış olduğum kelimeyi bulunca ilk entrydeki sezer beyin link vermiş olduğu yazıyı okumayı düşündüm. ardından uzun zamandır "kelimelerbenim.com"a girmediğimi farkettim ve acaba yeni yazılar var mı diye bakındım. bim aktüel ile alakalı yazısını gördüm ve onu bir çırpıda okuyup bitirdim. daha sonra chrome tarayıcımda yeni bir sekme açtım ve eksisozluk.com'u tıkladım. "procrastination" başlığına gittim, şükelayı tümü seçerek okumaya başladım. bir iki güzel entrye denk geldim ve okurken verilen başlık yönlendirmelerini yeni sekmelerde açtım -ama hiç birine bakmadım- ve okumaya devam ettim.

    şu entrynin ilk cümleleri olan "kurtulması öyle kolay olmayan, kişiyi intiharın eşiğine bile getirebilecek olan bir illet. bundan kurtulmak amacıyla geliştirdiğim bazı teknikler var." cümlesini okuyunca,

    +hah, dedim. dur şimdi! şu açmış olduğum sekmelere bir göz atayım da sonra kapatıp tek sekme üzerinde sadece bu entryi varken okuyayım, dedim.

    böyle olunca daha fazla odaklanacağımı ve yazıyı kafama kazıyıp bu işten kurtulacağımı düşündüm. diğer sekmeye yeni geçmiştim ki bunun sahip olduğum bu mentalite yüzünden olduğunu farkettim ve hemen geri dönerek entryi okumaya devam ettim. bir paragraf daha okudum bu defa da aklıma telefonuma yüklemem gereken bir uygulama olduğu geldi. yazıyı okumayı bıraktım ve telefonu elime aldım. ve bu defa da tekrar bu mentalite yüzünden böyle davrandığımı farkettim. telefonumu kapattım ve yazıya geri döndüm. yazıyı tekrar başından okumaya başladım; çünkü benim için önemli bilgiler içeriyordu ve hiçbirini kaçırmak istemiyordum. [şu anda "hiçbir" kelimesinin bitişik mi ayrı mı olduğu konusunda en uzun entryi okumaya başlamış bulunmaktayım. bir paragraf okudum kapattım.] neyse ne diyordum, [şimdi de bu kadar uzun bir yazı yazdım, keşke arkaya bir şarkı açsaydım. uzun zamandır sagopa kajmer dinlememiştim -halbuki tarz olarak daha farklı şeyleri tercih ederim ama bir anda galiba şarkısını uzun zamandır dinlemediğim geldi- şimdi yeni sekmede açtım ve dinlemeye başladım.]

    neyse yazıyı okumaya başladım diyordum. okuyup bitirdim. şuraya tekrar bırakıyorum ki okumak isteyen tıklayıp okusun'*' sonra farkettim ki her anım bu mentalite ile geçiyor. procrastination tam olarak bu galiba dedim ve buraya geldim yazdım. halbuki uzun zamandır sözlüğe girmiyordum.

    bu zinciri bir yerden kırmak gerekiyor!

    peki benim aslında ne yapmam gerekiyordu, tüm bunları yapmaktan daha öncelikli olan durumum: tahmini ağustos ayında gireceğim tıpta uzmanlık sınavına çalışmak!
  • hayatımı mahveden durum.
  • şöyle yerimi alayım bi ara okurum
  • (bkz: bu burada kalsın sonra içini dolduracağım)'*'
  • tam olarak ne olduğu yazılmış kelimelerden çok şu video ile anlaşılabilir.
    kişi ne olduğunu kavradığı anda genellikle "evet bende de var" der.
  • İşte Sonra de ayrı yazılmalı filan.

    Ayinesi iştir kişinin lâfa bakılmaz
    Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde.
  • hakkında "farz dururken sünnetle uğraşmaktır!" şeklindeki yorum ile zannımca halkımızın her kesimine hitap eden çok üst düzey bir kelimedir.
  • Kendisinden hala kurtulamadığım can sıkıcı eylem.
9 entry daha