öğretmenlerin 4 yılda bir sınav olması

doktorların başına sardıkları performans sistemi'nin bir benzeri olarak başlattıkları sistem.

4 yıl okudun. tamam. staj yaptın. kpss için çabaladın. o da tamam. puanı aldın. mülakatı bir şekilde geçtin. sonra tekrardan mı sınav? hocam siz açık açık desenize biz bizim sendikaya ve partiye yakın olmayan hiçbir hocayı almıyoruz, girenler arasından da bizden kopan çakalları temizleyeceğiz amacımız bu diye.

eğitim kalitesini 4'e katlayacak sistemdir. yersen

http://www.memurlarahaber.com/haber/ogretmenler-4-yilda-bir-sinava-tabi-tutulacak-12337.htm

ögrenciler için daha iyi olur tabi böylece hiç bşye yaramayan nasıl girdikleri belli olmayan ögrtmenler yerine daha iyileri gelir ama ztn ögretmen olmak zor üsteki arkadaşın dediği gibi okumasıydı stajı kpps mülakat fln bi de üstüne 4 yılda 1 sınav eklenirse :D onlarda insan yani sonuçta

almanca bilmeyen almanca öğretmenim, derselere girmek istemeyen ingilizce öğretmenim, matematik konularını kafasına göre değiştiren ve kısa kısa anlatan matematik öğretmenim ve bir de fizik de dehşet neşet imiz vardı. Denetim önemlidir. İyi uygulanacaksa dört yılda bir sınav güzel fikir, faydalı fikir.

Amacı dışında kullanılacak olan uygulamadır.

Eğer amaç doğrudan doğruya eğitim kalitesini artırmak olsaydı sonuna kadar destekleyeceğim uygulama olurdu. Ancak amaç mevcut öğretmen kadrolarını iktidara ve iktidarin yönetim algısına yakin hale getirmekten öteye gitmeyecek. 4 yolda bir yapilacak olan sınav aba altından sopa göstermek olacak. Birileri tüm yeterliliklerine rağmen çatır çatır elenecek, birileri de tüm eksikliklerine rağmen ideolojik yatkınlıkları sebebiyle devam edecek. Zaten okullarda inanılmaz bir gammaz sistemi çalışıyor. Mevcut iktidara en hafif bir eleştiri, yaratilisciliga karşı bir duruş, atatürkçü bir yaklaşım sizi hemen üst mercilerde göze batan biri haline getiriyor. Yani isler daha da boka saracak demektir.

haydaaaaa.
gün geçmiyor ki sistem biraz daha zorlaşmasın.
öğrencilerin sınav sistemiyle oynamıyorlardı çok zamandır demek bunun için çalışmalar sürdürüyorlardı.

Bilgiler sürekli güncelleniyor, ben ilkokulda hecelemeyi farklı öğrendim, şuan çok daha farklı bir metoda dönüşmüş. Benim fen derslerimde öğrendiğimde maddenin üç hali var idi, şuan dört. Bu bağlamda değişen ve güncellenen bunca bilgiler karşısında öğretmenleri sürekli güncel tutmak, geliştirmek ve yeniliklerden haberdar etmek adına çok güzel bir uygulama olmuş.
Örneğin; lise eğitimim sırasında aldığım dil ve anlatım dersinden 4 yıl boyunca eğitim aldım. Fakat öğrenebilmem ve kendime bir şeyler katıp, kendimi geliştirmem kendi emek ve çabam ile oldu. Keza Benim üniversite sınavlarıma da bu durum yansıdı.
Bu gibi spesifik durumların önüne geçmesi ve öğretmenlerimizi her daim bilgilendirip, güncel tutması adına güzel bir olay olmuş.
Siyasi olarak değerlendirmek dahi istemiyorum, çünkü eğitim gibi önemli bir Temelin içinde böyle şeylerin geçmiş olması dahi içler acısı bir durum.

ezbere dayalı eğitim sistemi eleştirilerine rağmen daha bir ezberci sistem dayatmasının ayak seslerini hissettiren haberdir. olayın siyasi boyutu bambaşka bir şey zaten. lakin sen bu öğretmene nasıl soru soracaksın? yine bir şeyleri ezberlemesine neden olacaksın. yok sınav yerine her okul için kapalı devre değerlendirme sistemi getirmiş olsan körlerle sağırlar birbirini ağırlar olacak. sevdiği öğretmeni yetkin olmasa kayıran arkadaşları illa olacaktır. yok iki ayaklı veli ve öğrenci tarafından bir değerlendirmeye sokulan bir sistem gelse bu sefer de öğretmenler yine kendine bir şey katamayacaktır. bu tür bir sınav yerine eğitim ve öğretimine katkıda bulundukları öğrencilerin mevcut ulusal sınavlardan aldıkları netleri analiz eden bir sistem getirilebilir. düşünsenize rapor sonucu öğretmenin tüm öğrencilerinin mesela "kesirler" konusunda eksik olduğu ortaya çıkıyor. öğretmene ise bu rapor gidip bir süre tanınabilir ve akabinde o öğrenciler okul bazlı o okulun öğretmenlerinin raporda eksik çıkan konuları içeren sınava tabi tutulabilir. bunun da açıkları elbette olacaktır fakat bana en mantıklı gelebilen sistem budur. çünkü öğretmenlerin hem o konuları öğrenmesi hem de iletişim becerilerini geliştirmesi ve öğrenme yöntemlerini araştırarak mevcut öğrencilerinin genel eğilimine göre yaratıcı bir öğretme şekli seçmesine olanak sağlar.

Bakın bu konuda çok farklı bir önerim var bu öğretmenler ile ilgili degil polisler ile ilgili.Şoyle bir durum var ülkemizde çoğu polis göbekli spordan uzak yasayan insanlar.ben bu performans olayının en çok bunlarda önemli olduğunu düşünüyorum.hem dışarı verilen bakış açısından dolayı hem polislerin bize vereceği korku ve güven acısından önemli bir konu.polisler koleje girerken belli boy ve kilo standartiyla giriyor. Ama sonra salıyorlar göbeği.polislerimize belli bir kilo standarti koyulmalı ve her 3 ayda bir kontrol edilmeli.fazla gelenlerden ciddi şekilde maaş kesilmeli yada uyarı gibi cezalarla cezalandırılmalı.yada karakollarda falan alt taraflara spor salonları açılıp haftada 5 6 saat spora vakit ayirtitrilmalilar.

Düzgün uygulanırsa çok güzel bir sistem. Ama bizim hocalarımız yine aynı sistem devam eder ve sınav yaklaşınca oturur öğrenci gibi çalışır. Çünkü biz böyleyiz. Gelir sınıfta da sınavlara günlük çalışın diye masal anlatırlar.

Şimdi sorsam sınava girecek kardeşlerime sorularınız olsa, dershane hocasına mı okul hocana mı sorarsın diye %90 ı dershane hocasına sorar. Çünkü okul hocası cidden çözemiyordu. Hepsi değil ama çoğu çözemiyordu soruları. (Sistemin değiştiğinden haberdarım artık dershane yok ama şimdi de millet çocuklarını dershane liselere neydi adı temel lise miydi onlara göndermek için çabalıyor. Yani bizdeki şu devlete kapak atma sözü sadece memurlar için değil öğretmenler için de oldukça yaygın kullanım.)