koleksiyonu yapılan ilginç şeyler

31 entry daha

  • aklıma elif şafak'ın bit palas kitabı geldi.tijen teyze (olması lazım) çöp biriktiriyordu , apartmanın çöplerini gizlice alıyordu ...
  • Teneke kutularin o metal kapaklarini manyak gibi biriktiriyodum.hatta boyardim birde.
  • (bkz: ıslak mendil)

    tek başına pek ilginç olmasa da koleksiyon yapılınca farklı bir havaya bürünüyorlar. uzun yıllardır biriktiriyorum. kaplarını açmadan sakladığım ıslak mendillerden oluşuyor koleksiyonum. sanırım 3 ayakkabı kutusunu dolduracak kadar çok var artık ve hala da biriktiriyorum. devam da ederim diye tahmin ediyorum.

    bununla ilgili olarak en çok karşılaştığım tepki ve sorular şöyle;
    soru: ne yapacaksın ki bunları?
    tepki: onların hepsi kurumuştur.

    'ne yapacaksın ki' sorusu bence koleksiyon yapmanın hazzını bilmeyenlerce dile getiriliyor. yani koleksiyonu bir şey yapmak için değil, bundan keyif aldığım için yapıyorum. hastalık boyutunda bir davranış değil. bundan haz alıyorum. mesela yıllar önce koleksiyonuma kattığım bir ıslak mendilin üzerinde bilmemne restoran yazıyor. eski bir arkadaşımla oturmuşuz orada. sonra ben oradan taşınmışım, o başka yerlere gitmiş.. restoran kapanmış ve hatta binası da yıkılmış. yıllar sonra o ıslak mendili görmek, anılarınıza baktığınız bir kilometre taşı gibi işlev görüyor. bundan keyif alıyorum. yolculuklarımdan kalanlar var mesela.. bir sürü şey.

    'onların hepsi kurumuştur' tepkisi de bazen ilginç geliyor. kurumuşlardır sanırım ama benim için önemli değil.
  • Sahile vurmuş ölü Yengeçler. Çeşit çeşit yengeçten toplama bir yengeç iskeleti yapma çabası
  • küçükken taş biriktirirdim ama hep gittiğim bende anısı olan farklı yerlerden. farklı yerler derken de şehir olmak zorunda değil. ananemle bi yere gitmişiz misafirliğe, orada çok güzel vakit geçirmişim yaşıtlarımla oynamışım hemen bahçeden bir taş atardım cebime. bir nevi aslında okuma yazma bilmez halimle o yaşımın anı defteri idi o taşlar ve hepsinin anısını hatırladığım bir poşet taş.

    tabi ananem yakalayınca, taş eve sokulmaz, melekler girmez, evin bereketi kaçar adı altında hepsini attı o ayrı.
  • Goz yasi
  • Her gittiği mekandan masadaki paket şekerleri biriktiren bir arkadaşım var. Her şekere tarih ve gittiği kişiyi yazıyor. Gayet manalı
  • (bkz: parfüm şişesi)
  • yıllar önce "iyi günler koleksiyoncusu" diye bir yazı başlığı okumuştum.
  • mavi fabercastel silgi
  • tamamı yanmış kibrit çöpleri.

    ilkokuldayken kibrit çöplerini yakıp bir tahtanın üstüne yanyana dizerdim. amaç ve sebep yok tabiki.
  • Eski cep telefonları
  • (bkz: peçete)
    ilkokuldaydım. annemle gittiğim tüm günlerden renkli peçeteleri toplardım.
  • saç telleri. son zamanlarda aklımda olan bu koleksiyon fikrini ilk defa sizlerle paylaşmak istiyorum değerli blog sözlük yazarları. sevdiğim insanlara ait saç tellerini de çok sevdiğimi fark ettim yakın zamanda. hani bazen sevdiceğiniz omzunuza yattığında, kucağınızda uyuduğunda o güzelim saçlarından birkaç tanesini bırakır ya üzerinize, işte o zaman keşfettim ben bunu. o saçları elime aldığımda bana çağrıştırdıkları hisler inanılmazdı, onun bir parçası olan bu saç telleri artık onun değillerdi ama aynı zamanda da sonsuza kadar onun olmaya devam edeceklerdi. sonra aynı şeyleri kardeşlerimin ve annemin saç tellerini incelerken de hissettiğimi fark ettim. tarif edilemez bir mutluluk ve hüznü aynı anda yaşadım. işte tam olarak o zaman karar verdim sevdiğim insanların saç tellerinden bir koleksiyon hazırlamaya.

    yöntemimi belirlemedim henüz, belki yıllara göre ayırırım bu saç tellerini, belki her yıl için belirli sayıda saç telini saklarım, belki de özel bir tasarımla yıllık olarak iki cam arasına sıkıştırıp muhafaza ederim. orası belli değil henüz. ama esas olan, bu dönemden sonra yıllar yılı tanıklık etmek istediğim, dilediğim heyecanlı bir süreç var önümde. kim bilir yaşanacak ne kadar çok mutluluklar, kurulacak hayaller, paylaşılacak hüzünler var önümüzde. sevdiğin insanların saç tellerinden bir koleksiyon oluşturma fikrinin çağrıştırdığı o kadar çok şey var ki sözlük, adeta geçmiş yıllara farklı açıdan bakmaya yarayacak bir aynayı çağrıştırıyor bana, aynı zamanda çok sevdiğin insanları her daim yanında, gerçek anlamda yanında olması anlamına da geliyor.

    canım annemin, canım babamın yavaştan beyazlamaya başlayan saçlarının her bir telini saklayabilsem keşke. canımdan çok sevdiğim dünyalar güzeli iki kardeşimin saçlarının her bir telini saklayabilsem keşke.
  • kalem ucu kutuları
  • Pek ilginç olmasalar da benim için
    '*'
    '*'
    '*'
    '*' olan nesnelerdir.
  • (bkz: 20'lik dişler)

    Not: şaka değil
  • kitap arasında kurutulmuş çiçek çeşitleri.
  • (bkz: otobüs biletleri)
    yıllar sonra baktıkça geçmişi hatırlarım,yaptığım seyehatları...
    tarihlere bakıp "vay be kaç yıl geçmiş" deyip hüzünlenirim.
  • ben istifçiyim.
    en çok istiflediğim kitap.
    ikincisi taş veya kayalar.
    pul ( mektup denen bir şey vardı onun içine konulduğu zarfa yapıştırılırdı)
    çok eski oyuncaklar.
    takı.
    resim malzemesi, ihtiyacımdan çok alıyorum.
    fincanlar ( çay sevmem, kahve 1 kere, bazen).
31 entry daha
/ 3