kitap kafe açmak

çiçek, kitaplık, kahve ve çayın olduğu. yazmayı ve okumayı sevenlerin buluşup edebiyat sohbetleri yaptığı, yazı yazdığı, kitap okuduğu. yazıların, kitap alıntılarının asıldığı bir pano olması ve yazıların altına isimsiz olarak eleştirilerin yapıldığı bir mekan var gönlümde...

Adana'da böyle bir proje üzerinde çalışıyoruz. Hatta nöbetçi kütüphane tarzında olacak. Akşam 6'dan sabah 10'a kadr açık olacak hayalimiz bir projedir.(bkz: nöbetçi kütüphane)

İnsanımız artık kafelere eğlenmeye bile değil; kendini göstermeye, zengin hissetmeye/hissettirmeye, yediğini içtiğini nispet yapmaya yanına bi iki kişi takmaya gidiyor. Hoş sohbet muhabbet hele ki okumak için değil. Hoş olur güzel olur. Dünya daha güzel bi yer olur bu kokuşmuşlukta. Ama tutmaz kardeşim zorlamayalım.

Benim de en büyük hayallerimden biridir, hatta ciddi ciddi düşünüyorum ancak benim hayalimdeki kitap kafe; bir tatlı veya bir kahve eşliğinde insanların kitap okuduğu sessiz sakin bir yer. yani insanlar tabi sohbet etsinler ama gürültü istemem. dolayısıyla insanlara sıkıcı gelip boş kalacağını düşünürüm hep. e döndüremeyeceğimi düşününce de açmaya cesaret edemiyorum tabi.

Düşüncede güzel fakat uygulamaya döküldüğünde vasat olan iştir.

Yukarıda bir yazar Nöbetçi Kütüphane'den bahsetmiş. İnanın sesli güldüm neden güldüğümü anlatayım. Bana da fikri çok cazip hatta harika gelmişti ilk başta. Birkaç arkadaş vizelere çalışacağız. Ben evde çalışamıyorum, dedik ki gidelim. Gittik girişte cüzi bir ücret var verdik aman ne kalabalık dedim helal olsun rabet görüyor demek ki var ülkede gelecek. Aşağı indik bir lise öğrencisinin yanına oturduk.

Yarım saat geçti kız durmadan bize bakıyor. Bende pek böyle şeylere gelemem. Tam çıkışacağım sırada ağzındaki baklayı çıkardı 'Hangi bölüm okuyorsunuz?' dedi. Yanımdaki arkadaşlar biraz sohbet etti sonunda ben bir laf dedim herkes dersine geri döndü.

Aboo ama bu kızın gözler fıldır fıldır! Kim iniyor kim çıkıyor yanındaki arkadaşına durmadan bir şey fısıldamalar. Daha sonra bu kızın yanına bir çocuk geldi 'Sizi burada daha önce görmüştüm ama emin olamadım, nasılsınız?' falan dedi. Çocuk kızın yaşlarında. Neyse kakara kikiri tabi kız. Biraz konuştular gittiler. Yarım saat geçmeden bu kızın yanına duba gibi üniversitede gördüğüme emin olduğum bir çocuk geldi ve 'Sizi daha önce burada görmüştüm. Tanışabilir miyiz?' dedi.

Ben şok. Arkadaşlarım şok.

Şimdi kimse gelip bana 'Ya onların tanışma niyeti düzgün.' demesin. Boş konuşmuş olursunuz. 'Özet geç be çok uzattın.' diyenler için de uzun lafın kısası bu ülkedeki erkeklerin kız düşürme niyetiyle kadınların ise 'entellektüel' erkek düşürme sebebiyle gittikleri yeni mekanlardır.

Fikir güzel de ülke yanlış işte.

Ticari amacı arka planda olduğu sürece iyi fikir.

kahve seven ve vintage/retro merakı, ilgisi olan birçok türk gencinin hayali. fakat başarabilen sayılıdır.

adamkarga'nın hayali.

son zamanların popüler modası fakat amaçlarına pekte hizmet ettikleri söylenemez.

Sanırım hiç gerçekleşmeyecek düşüncem

kitap okumayi hayat felsefesi edinen herkesin hayali

eski kıraathanelerin modern halidir. (bknz: kıraathane )

açıp batan birçok arkadaş var,irtibat kurup ucuza devralıp kolayca batabilirsiniz.

Akıllara bu tweeti getirmiştir.
tam olarak şu

İleride yapmayı planladığım birkaç iş fikrinden birisidir. üniversite içerisinde sınav dönemleri 24 saat hizmet veren ve yan tarafında küçük bir iki aktivite alanı olan bir kitap kafe..