iz bırakan kitap cümleleri
-
eve gelirken on paket sigarayla bir deste kibrit aldı. odasının ışığını yaktı. elindekileri karyolanın altına, boş bavula koydu. çevresine bakındı. yoktu. oturma odasını da aradı. orada da yoktu. bunca lüzumsuz eşya vardı da, neden en gereken, bir sigara küllüğü yoktu. kadınlar da böyleydi. dünyada gereğinden çok kadın vardı ama, yalnız bir teki yoktu.
aylak adam - yusuf atılgan -
tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin. -
"Hiçbir şeye şaşırma ; hakikatin de,insanların da iki yüzü vardır. " -
"bir sinekle bir devlet adamı arasındaki benzerlik nedir?" sorusunun cevabı 19. yüzyıldan hazırdır. " ikisini de gazeteyle öldürebilirsin!" -
hiç insan öldürmediği halde, altı kişinin canına kıymış bir katilden daha cani insanlar gördüm. umudumuzu öldürenleri gördüm.
dostoyevski / ölüler evinden anılar -
"Ve aşkın seyrini yönlendirebileceğinizi düşünmeyin; zira sizi lâyık bulursa şayet, aşk sizin seyrinizi yönlendirir.
Aşkın hiç bir arzusu yoktur, kendini gerçekleştirmekten gayri.
Fakat aşık olursanız ve muhakkak arzulara sahip olmanız gerekiyorsa arzularınız şunlar olsun:
Erimek ve akan bir dere misali olmak, ezgisini geceye mırıldanan.
Aşırı hassasiyetin ıstırabını tanımak.
Kendi aşk anlayışınız tarafından yaralanmak.
Ve kanamak, teşne ve pür neşe.
Şafakta kanatlanmış bir gönülle uyanmak ve şükran duymak bir başka aşk gününe.
Öğleyin dinlenmek ve teşekkür etmek aşkın vecdini.
Akşamleyin eve dönmek minnettarlıkla.
Ve sonra uyumak; yüreğinizde sevgiliye dair bir dua ve dudaklarınızda bir şükür ilahisiyle."
Halil Cibran - Ermiş -
İyi bir hikaye, asıl bittiğinde başlar. Çok sevdiğim yazar Azra Kohen - Çi serisinden -
“Anılar şeytanın kesesindeki altın sikkelere benziyor: keseyi açtığında bir de bakıyorsun; altın değil, ölü yapraklar var içinde...”
J.p.s. - bulantı
-
Aklımdan geçen cümleler bile, boğazıma düğümlendiğinde anladım yalnız olduğumu. Ve bu konuda yalnız değildim.
Hayat/ serdar ortaç sayfa 30091992 -
Kelimeler bile yan yana gelerek beni tanımlamak istemezlerdi.
Korkuyu beklerken/oğuz Atay/sayfa 66 -
"insan tahammül edemeyeceğini zannettiği şeylere çok çabuk alışıyor ve katlanıyor."
Kürk Mantolu Madonna -
Kırk ok yemiş çeriden farkım yok ki -
"İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilir. Gerçeğin mayası gözle görülmez."
caanım (bkz: Küçük Prens.) -
"hepimiz suyun altındayız. Aşık olduğumuz anlarda, güldüğümüz ya da bir sanat eserine baktığımız anlarda suyun üstüne çıkıp ciğerlerimizi hava ile dolduruyoruz. sonra tekrar suyun altına giriyoruz. her an boğuluyoruz ama ölmüyoruz." -
"peki ama ebedi yaşamın amacı nedir?" diye sordu kovrin.
"bütün yaşamınkinin eşidir; haz duymak. gerçek haz bilgidir ve ebedi yaşam sayısız ve tükenmez haz kaynağı sunar..."
(bkz: anton çehov - kara keşiş) -
Çünkü Tanrı önünde, bir özgürlük sorunundan çok, bir kötülük sorunu vardır. Seçeneği biliyoruz: ya özgür değiliz ve kötülükten her gücü elinde tutan Tanrı sorumludur; ya özgür ve sorumluyuz, ama Tanrı her gücü elinde tutmamaktadır.
(bkz: sisifos Söyleni) -
Insan yasamayi ve yasamamayi ayni sey diye saydigi zaman ozgurlesir.
Kirilov. -
Bu şehir öyle bir şehir ki, küçük bir kız üzülür, üzüldüğü anlaşılmaz. Kuşlar cehennem çığlıklarıyla ötüşür, duyan olmaz. Bir ağaç acıkır, kimse… hiç kimse umursamaz.
(bkz: Deli Kadın Hikayeleri - Mine Söğüt) -
Sevgili Bilge.. -
İnsanları yalan söyledikleri zaman dinlemeyi severim.
Olmak istedikleri, olamadıkları kişiyi anlatırlar. Yusuf Atılgan - Aylak adam