insanı bir anda hayattan soğutan şeyler

kulaklığın bir tanesinin bozuk olması, sonra ikisi birden parçalayınca sinir falan kalmıyor.

(bkz: Nevresim değiştirmek)

Tuvalet doluyken içeri girmek. Rahat rahat sıçmakta olan mağdur türlü şekle girer hani. Suratınızda saçma bir gülümsemeyle saçmalaya saçmalaya çıkarsınız dışarı.
+ hasttroloji.. a pardon ya ehehe, çıkayım ben. Işığı yakmamışsınız çünkü insan bilemi..
- çık lan, çık çık.
Bundan daha fazla ne soğutabilir insanı hayattan allahını seversen. İçeridekinin siz olması olabilir belki. O da kötü.

(bkz: böcek)

almaya heveslendiği alan adının çoktaan satılmış olduğunu görmek.

Ayak serçe parmağını bir köşeye vurmak..

(bkz: blog sözlük yazarları)

Mis gibi havada hasta olmak.

Ben işsizim beni her şey hayattan soğutur. Ama özellikle hayattan soğutanlar ülkesini sevmeyi sağa sola laf atmak olarak algılayan insanlar.

Sebebsizce inanmak . Ve elde var Sıfır

tam dışarı çıkacakken şarjın %20 nin altında olduğunu farketmek.

kapalı alanda ter kokusu

dışardan yediğim bir yemekte kıl çıkması ile sonuçlanan durumdur.

kpss tercih sonuçlarımda atanamadınız yazısını görmek.

insanların gözümün içine baka baka yalan söylemesidir, net.

Kivircik sacli hemcinslerim beni anlayacaklardir. Mukemmel fon cektirmisizdir hersey harikadir fakat o da ne ? Az onceki gunluk guneslik hava gitmis,adeta fon cektirecegimizi beklemis kara bulutlar cokmus deli gibi yagmur firtina bastirmistir.. Gelde kesme bileklerini dikine dikine

ertelemek zorunda kalmak. bi' çok şey geldi aklıma ama en kötüsü bu sanırım. beni her zaman mutsuzluktan hiç bir şey yapmayacak duruma getirmeyi başarıyor.

düşün mesela. en basitinden yarın en sevdiğin dizinin yeni bölümünü izleyeceksin ve çok mutlusun. bir anda o geliyor. bir iş çıkıyor. bir şey oluyor. ertelemek zorunda kalıyorsun.

tabi bu bir anlık soğutuyor.

her anlık soğutan için: (bkz: hayalleri ertelemek)

Hastalık

Uzunca bir süredir bir iskandinav ülkesinin 60 yıllık gündemini 1 günde eriten ülkem, ülkemiz.

(bkz: ıslak elle tokalaşmak)

(bkz: soğuk klozete oturmak)

(bkz: çorapla ıslak bir yere basmak)