her güne bir şiir

  • Birden hatırlarsın,
    O da seni – – birden bazan:
    Nerde, ne yapar şimdi
    Parlar bir özlem anılar arasından.
    Bu akşam ne garip sözcük
    Sanki ilk duydum, yadırgıyorum:
    Akşam. Bilmem bulur muyum
    Yollara baksam?
    Söner yangın birazdan
    Yatışır özlem.
    Bir gün karşılaşırız
    Bir gün, bir yarım akşam. (Behçet Necatigil)
  • ben ne zaman yalnız kaldım, bilmiyorum
    ne tuhaf, vaktim olmazdı
    yalnızlığı bunca bilirken
    kendimi hiç yalnız sanmazdım
    çevremde hep birileri vardı,
    ben hep birilerinin yanındaydım
    günler belirsiz bir gelecek için neredeyse kendiliğinden hazırlanırdı
    aramızda habersiz gidip gelen gündelik armağanlarla
    kendi kendini taşıyan bir ırmağın akıntısında hayat
    bizi kendi sahillerimize ulaştırırdı
    bazı evlerden taşınırdık, bazı insanlar girip çıkardı hayatımıza
    bazı mektuplar alırdık, bazı sözler, çiçek selamları
    sonraları bazı tanıdıklarımızın ölümleriyle de karşılaştık
    elde olmayan nedenle
    sudaki halkalar gibi genişleyen
    küçük alınganlıklardan büyük dargınlıklara
    vazgeçişler, unutuşlar, kayıplar
    birbirimizi çok sevdik hep
    yıllarla azala azala…
    eski aşklarım neredesiniz? Hepinizi çok özledim.
    şimdi birdenbire bir köşeden çıkıp bana,
    yalnızca, Merhaba, deseniz,
    o zamanlar hiç mutlu etmediğiniz kadar mutlu edersiniz,
    bir zamanlar bütün ağladıklarımı geri verebilirim size
    sağ olun demek isterim, sağ olun, sağ olun
    sanki beni yeniden sevdiniz
    ama biliyorum, pis bir yağmur başlıyor, şemsiyem yok yanımda,
    yağmurda yürümekten nefret ederken, yürümekte ısrarlıyım gene de
    isterseniz, kederdeki bütünlük, diyelim buna
    ne kadar ıslansam, o kadar çıkacağım sanki
    bir zamanlar çok daha bütün olduğumu sandığım
    o yıkanmış zamanlara…Murathan Mungan
  • Seni saklayacağım inan
    Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
    Şarkılarımda, sözlerimde.

    Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
    Ve kimseler görmeyecek seni,
    Yaşayacaksın gözlerimde.

    Sen göreceksin, duyacaksın
    Parıldayan bir sevi sıcaklığı,
    Uyuyacak, uyanacaksın.

    Bakacaksın, benzemiyor
    Gelen günler geçenlere,
    Dalacaksın.

    Bir seviyi anlamak
    Bir yaşam harcamaktır,
    Harcayacaksın.

    Seni yaşayacağım, anlatılmaz,
    Yaşayacağım gözlerimde;
    Gözlerimde saklayacağım.

    Bir gün, tam anlatmaya..
    Bakacaksın,
    Gözlerimi kapayacağım..
    Anlayacaksın.
    Özdemir Asaf
  • güneş batıyor onbinküsuruncukez
    ve doğuyor sabahı garantiye alan ümit akşama
    radyoyu açıyorsun kuşlardan kalan bir şarkı başlıyor bize
    gök hapsinden kaçıp kaçıp konduğumuz kadar özgürlük
    biliyorum sen de yıldızları sevmiyorsun öylece duruyorlar
    o iyi dilekler de kaçırdığımız demlerin içinde duruyorlar
    derken hiç tanımadığımız bir yerden es(!)
    hayat bu kadar tutuk işte biz bu kadar çaresizken
    ağlıyorsun
    On bin küsürüncü kez.

  • yağmura,nisana ve yaşıma aldanıp
    uçurumları kıyı sanarak
    ve dağlar erişilmeyince acı verir
    sözünü unutarak
    kaf dağına gitmek istedim

    ırmak inadıyla yürüdüm uzaklara
    bir derviş olup yürüdüm uzaklara

    yanıldı denektaşım geriye döndüm
    Kutsal Sözler Panayırı'na sığınıp
    ipeksi bir sessizliğe büründüm:

    bir hayat,mahçup ve duru
    Tanrım,gülleri
    ve sessiz harfleri koru.
  • Sana artık Ahmet Erhan diyorlar
    Akdeniz 1958.1.72.60 kg. evli, karısı hamile. iki paket sigara.
    Sabah dokuz akşam yedi. -sahi ne vardı başka?
    Evet, diyorlar ve ekliyorlar:
    Önüne geleni öpme isteğiyle dolu bir insancıllık
    Sonunda götürse götürse çiçek götürür kendi mezarına
    Gibi deli, gibi meczup, gibi şeyda
  • cam kenarına oturduğum masadan
    yüzüme sokağı vuran tülün gölgesinde
    düşünüyorum:
    yavaş yavaş anıların da terk ediyor beni
    git gide azalıyor
    günün birinde
    birlikte
    bir fincan kahve içebilmenin
    sadakati
    hayali

    neden mümkün olmuyor
    ayrılmak
    yok pahasına tüketmeden her şeyi
    murathan mungan
  • kuşlar toplanmış göçüyorlar
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    hiçbir şeyim yok akıp giden sokaktan başka
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    seni o kadar yakından görünce,
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    hızla geçen otobüslerin ardından benzeşmek…
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    senaryocu bayanla bir bankta oturuyoruz
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    iyi anlarında sesin kalınlaşıyor.
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    baktım yeri toparlıyor ayak izleri
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    eşiklere oturmuş bir dolu insan
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    fazıl hüsnü diyor ki, ne diyor fazıl hüsnü?..
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    ortaoyunumuzun dekoru bir kağıt mendil
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    ve konsolun üstünde noksan bir gümüş kutu
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    uzaklardaydın, oracıkta öbür kıtada,
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    ikinci bir parıltı var senin bakışlarında
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    kehanet adlı kısacık bir şiir buldum
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    yürüyoruz bütünlemeye kalmış bir sessizlikte
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    iki çay söylemiştik orda, biri açık,
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    uzaklara bir bakışın vardı kafeteryada
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    bir şey var, ancak makilerin orda söyleyebilirim,
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    an ki fıskiyesi sonsuzluğun
    keşke yalnız bunun için sevseydim seni
    buradan dinleyebilirsiniz.
  • sevgiyle yoğrulmamışsa yüreğin
    tekkede, manastırda eremezsin
    bir kez gerçekten sevdin mi dünyada
    cennetin cehennemin üstündesin
  • Neydi o güneş o sular güneşi çıkı çıkıveriyoruz.
    Ben seni alıyorum seni cumartesi çocuğu soyuyorum.
    Birden bir yerlere gidiyoruz bir yerlerden geliyoruz.
    Bungun, karası, bak diyorum bak acunsuzluk önün diyorum.
    Hiç yokken böyle diyorum böyle güzel diye diyorum.
    Sonra birdenbire sen yoksun işte birdenbire yoksun.
    Bakıyorum Amerikan bir gök sıkılıyorum kalkıyorum.
    Sen yoksun ya seninle binlerce yerim yok.

    Bir sabah uyandım bütün dörtleri beş yaptım.
    Çıktım bir bir camları, caddeleri indirdim ses yok.
    İnsan böyle n'apar bilmem seni hele bak hiç bilmem
    Gidip ağaçları tutuyorum, çocukları çocukları öpüyorum
    Durdum bir yerden göğü, sokakları hep sokakları dinledim
    Evlerini deniz yıkayan bir kıyıdan bağırıyorsun bana
    Bir soluksuzluk bir duvarlar bir duvarlar duyamıyorum
    Böyle bir uzun karanlıktan bağırıyorum bağırıyorum.

    (bkz:ilhan berk)
  • Rahatı Kaçan Ağaç - Melih Cevdet Anday: http://geceedebiyat.blogspot.com/2019/06/rahat-kacan-agac-melih-cevdet-anday.html
  • Göğe Bakma Durağı
    İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
    Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
    Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
    Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
    Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
    Bu evleri atla bu evleri de bunları da
    Göğe bakalım

    Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
    İnecek var deriz otobüs durur ineriz
    Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
    Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
    Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
    Herkes uyusun bir seni uyutmam bir de ben uyumam
    Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
    Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
    Beni bırak göğe bakalım

    Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
    Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
    Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi
    Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
    Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
    Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
    Bana dönesin diye bir bir kapattım
    Şimdi otobüs gelir biner gideriz
    Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
    Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
    Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
    Durma kendini hatırlat
    Durma göğe bakalım
    Turgut Uyar
  • Aşk - Birhan Keskin: http://geceedebiyat.blogspot.com/2019/06/ask-birhan-keskin.html