dayak

  • tanım olarak ele alırsak: dövmek işi.

    ben kendisine inanırım. insanların 2'ye ayrıldığını savunurum. dayak yemeden yol yordam bilenler, dayak yedikten sonra yol yordam öğrenenler. bazı tiplerin var dayağa ihtiyacı. hani böyle 'adam olmak' falan demiyorum, sonra arda turan gibi konuşmuş olmayalım.
    mesela "askere gitmeyene kız verilmez" muhabbetinin de bunda payı var bence. askerde insan bilmiyorsa öğrenir, ezilir. absürt hareketlerinde tertemiz dayağını yer. yapmaz bir daha. tabii gevşeğinden gevşeğine değişir.
    ben bunları böyle anlatıyorum ama inşallah dayak teorim yüzünden linç yemem. yersem de çok komik olur bence. siz beni anladınız işte.
    ya bir de bu teorinin adı "atabey teorisi" olsun mu? olmassa da dert bana uğramasın sevgili sözlük.
  • Cennetten çıkma olduğu söylenen, bir kişiye karşı fiziksel ya da duygusal acı verebilecek her türlü davranışın kapsamında sayılabileceği eylemdir.
  • seveni yok hastası çok. yersen ^
  • dayak, köylerde uzun ağaç dallarına verilen isimdir.
    aslında dayak yemek, dövme eylemini anlatmak için bulunan bir kelam değildir; dayak denen sopalara yani o ağaç dalıyla dövülmeyi anlatır. tabii bunu linç eder gibi anlamamak lazım, çocuklar yaramazlık yaptığında vurmak ya da dayakla kovalamak olarak anlayabiliriz.
    hatta "ilk dayağı, getiren yer." diye bir söz de vardır, toplu yaramazlıklarda bir çocuktan dayak istenir, dayağı ilk yiyen de o olur.'*'
  • (bkz: beş kardeş)
  • yükselen bir sese indirilen darbedir.
    filizlenen bir çiçeğin ezilmesidir.
    tomurcuklanan bir gülün kopartılmasıdır.
    güneşli bir günün bulutlanmasıdır.
    hayallerin karartılmasıdır.
    kadınların, çocukların engellenmesidir.

    ''şeyhlere göreyse cennetten çıkma olan ve kadını terbiye etmekte kullanılan şiddet yöntemidir.''

    bana göreyse başta sıraladığım nedenlerden ileri değildir.
    yeşili gri, maviyi simsiyah yapmaktır.
  • annelerin bir numaralı terbiye aracı
  • bazılarının çok hakettiği ama hanımefendiğilimden ödün vermemek için onlara bunu yedirmediğim şey.
    binnnbir emekle uzattığım canım tırnaklarım kırılsınlar mi yani? '*'
  • Terbiye biçimi olarak görülen eylem. Halbuki kim hak eder kim etmez bilinmez. Dayakla terbiye olur mu? Olmaz. Fakat insanın da bir yeter sınırı oluyor.
  • Yenmesi orucu bozmayan imtihan.