blog sözlük itiraf
807 entry daha
-
profesyonel şişmanım, 100 kiloyum, göbeğimi içeri çekerek 8 saatimi geçiriyorum, insanlar kilomu sorduklarında gerçek kilomu söylüyorum "ay hiç göstermiyosoon" tepkilerine seviniyorum. üzücü olan, içerde de yer kalmadı, içeri de çekemiyorum artık.. -
DİĞER Kargalar Gibi KahvaltıMı Erken Yapamıyorum: Evet Utanç Verici Biliyorum Ama Öyle. -
Canımı sıkan konuları blogumda uzun uzadıya yazmak istiyorum. Lakin beni tanıyan herkes okuduğu için bunu yapamıyorum. Tüm yazılarım taslak olarak kalmaya mahkum. Bazen anonim yazarlık yapmadığım için pişmanlık duymuyor değilim. O vakit her şeyi rahatça paylaşabilirdim. -
okulumu deliler gibi özledim ve özlüyorum fakat eğer her şey normale dönmüş olsaydı ve yarın dersim olsaydı şuan 'okuldan nefret ediyorum' diye mızmızlanarak ağlıyor olabilirdim. -
Nüfusta erkek diye kayıtlı olduğumu öğrendim hastanede, fark etmesek seneye askerlik kağıdı gelecekti bana.'*' -
bir süredir yeğenimle beraberim ve hayattan bezdim. Aslında çocuklarla iyi anlaşan bir insanım, çocukları severim hatta. Misal bir çocukla bir toplu taşıma aracında, markette vesaire karşılaşsak, kendisiyle anında arkadaşlık kurabilen bir yapıya sahibim. Ama şu sıralar anladım ki, çocuklarla olan birlikteliğim uzadıkça, iş boka sarıyor. Arkadaş, bir insanın cüzdanındaki paralar paramparça edilip konfeti yapılır mı. elli yirmi ne varsa. bir elli bir yirmi aslında. toplam yetmiş lira. içim acıyor yazarken. benim için büyük para. klavyedeki çoğu tuşu sökmüş atmış, ya bunu niye yapar bir insan. anladık çocuksun, ama buna ne gerek var abisi. seni bunu yapmaya iten sebep nedir. hadi hepsini geçtim, ya arkadaş bir insan evladı surata şaplak atarak uyandırılır mı. ağlayasım geldi hakikaten sabah sabah. zaten uyanmak yeteri kadar yıpratıyor insanı, bir de bu şekilde uyandırılmak çok acı geliyor insana o an. Ama gel de anlat. Sen bildiğin acı çekerken, kıs kıs gülüyor karşında. oğlum niye böyle şeyler yapıyorsun sen diyorum, çünkü uyuyorsun diyor. Mantığa bak la. ciddi ciddi soğudum çocuklardan.
-
İyi ki o yolları yürüdüm, iyi ki o çiçekleri ektim. İyi ki hata yapmak, beni hatasını kabullenebilen erdemli bir insan yaptı. İyi ki sevdim, iyi ki saydım, iyi ki çabaladım, emek verdim. Hiçbiri için pişman değilim. Beni böyle bir insan yapan her şeye sonsuz teşekkürler.. -
kullanıcı adımı direkt yazamıyorum.
sözlüğe giriş ekranına maruz kaldığım zaman, "clash of clans oyununa gir, dili "nederlands"a ayarla, hava savunmasinin üstüne tıkla ve çıkan yazıyı düzgün bir biçimde yazarak giriş yap." şeklinde sözlüğe giriş yapıyordum.
zamanla bunu yapmak zor geldi. entry girmiş olduğum bir başlığa giderek entryimi bulup, kullanıcı adımı kopyaliyordum.
bu durum da blog sözlük büyüdükçe zor gelmeye başladı. hemen bulamıyordum kendi entrylerimi. sonra aklıma geldi kendi kullanıcı adımın başlığını acayim daha rahat olsun. şimdi o ketum sayfa ile karşılaşınca yan sekmede blogsozluk.com u açarak, arama yerine kullanıcı adımın ilk üç harfini yazıyorum ve kullanıcı adım aşağıda beliriyor. kullanıcı adıma kopyala yapıştır yapıp şifremi girerek sözlüğe giriş yapabiliyorum. '*'
düdüt: eski nickim luchtafweer idi. bu entry şu an anlamını yitirmiş olabilir; ama bir zamanlar içimde dert olan şeyin yansımasıydı. -
Kedi sevmek tüm günümün güzel geçmesini, sevdiğim kişilerin en ufak kötü sözü, iması, davranışı ise tüm günümün kötü geçmesini sağlayabiliyor.'*' -
bazı sitem içeren mesajlar alsam da yapmaktan zevk aldığım bir şey var
insanların yazdıklarını tamamen okuyup -evet tamamen- beğendiklerime fav atmak hoşuma gidiyor sanki yeni bir şey keşfetmişim gibi özür dilerim bu hareketim için yanii -
Sonra çıkıyorsun dışarı, bakıyorsun güneş hala tepede..
Yıllardır kurduğun cümleyi bilmem kaçıncı kez kuruyorsun ; "ne yapalım, kısmet değilmiş.." -
sözlük'te değil de sanki ülkü ocağındayım. -
"Herkesin, her şeyi bildiği bir dünyada bilmiyorum demek hoşuma gidiyor. "
(bkz: başlarken yalnızsın, bitirdiğinde daha da yalnız ) -
bugün arabayı eşim sürmek istedi...
iki kaldırımdan geçtik, bir simitçiyi yeni başlayan günden nefret ettirdik, iki servis şoförü şoförler odası kartlarını yerken "abla saygılar" çekti, kırmızı ışıkta beklerken yandaki kadın şoför ile göz teması kuruldu, kenafirce bakışıldı, saç, makyaj ve araçlar kıyaslandı (sanırım kazandık), oğlum arkadan "daha hıjjlııı" diye bağırdı ki zaten hızlıydık, eşim umursamadı ama ben sanırım biraz gerildim, sırtım ve boynum tutulmuş. Ha bi de polis arabasını bir solladık amaaaa... ben o polisin yerinde olsam tepe lambası yakar helikopter desteği isterdim.
"özlemişim araba sürmeyi, çok güzel sürdüm di mi canım?" dedi ayrılırken, makinize olmuş koca cevap sistemim "evet, harikaydın, aslında hep sen sürsene ya, ben de etrafı izlerim ohhh" dedi. şu anda ofisteyim. papatya çayı içiyorum şimdi, sakinleştirecek.'*' -
kardeşimin doğum günü bugün..
ayağımda salladığım, kıçını sildiğim herif abi benim küçülenleri sana yollıyım m diyo..
dünya üzerinde en değer verdiğim, sayesinde yaşadığım, üzerine en büyük yemin ettiğim varlık.
sıpa iyi ki doğdun da kardeşim oldun.
yanımdayken özlüyorum seni....
iyi ki abim oldun dedin ya, iyi ki doğdun, iyi ki varsın, iyi ki diğer yarımsın.. -
bugün patronlara ayrı bi kızdım.
sabahın köründe kalktım geldim işe, kapının ordaki güvenlik kulübesinde olduğumuz için diyer insanlardan erken geliyoz zaten. gelmeden, sabah namazı bile okunmadan uğrayıp anamın elini öptüm, dün gece aldığım çiçeğini verdim.
sevdiceğime yazdım.
geldiğim gibi ilk fırsatta sözlükteki arkadaşlarımın kadınlar gününü kutladım.
gün güzel başladı kısacası.
öğle yemeği oldu, ana bizim iki yemekçi ablaya kucak dolusu bin tane çiçek vermişler, ablalar onları kadın çalışanlara dağıtıyo..
ne güzel dedim, gittim yardım lazımmı diye sordum.
bizim mühendis tayfa gri tişört giyiyo(marka basılı arkasında), diyer üretimdeki ustalar işçiler falan lacivert tişört (yine marka basılı) giyiyo.
mühendisler için çiçekler şekilli şüküllü, diyer işçiler için solmuş gitmiş çiçekler var.
ya dedim bu ney böyle, böyle adaletsizlikmi olur dedim, ablalarda patronlar öyle istediler, işimizden etme bizi dediler.
çok kızdım çok.
servis zili çalsın, inadına tüm kadın işçilerin dünya kadınlar gününü tek tek kutlıcam özelliklen. -
Uc kilo verdim. Hala yemek yedikten sonra kot pantolonumun dugmesini acarak dolasiyorken yuzuklerim parmaklarimdan dusuyor. Parmaklarimdan mi gitti bu uc kilo eey kurban oldugum guzel allahim. -
insanın kalbi sağ elinin yumruğu kadar derler. hep merak etmişimdir bu yüzden yumruk kadar kalp birini nasıl böyle sevebilir. insanın içi ölüyor ama o kalp onu yine çok seviyor. ruhun bedenden kopuyor ve belki sen yine çok sevmeye devam ediyorsun. anlamıyorum nasıl oluyor... -
Guzel kizlara inanilmaz zaafim var.
Guzellik anlayisim kasdan, gozden ibaret degil. Boyle durusuyla, gulusuyle kendisinden emin olan kizlari diyorum.
Bugun tanimadigim uc kizin oldugu masaya "selam kizlar" deyip oturdum. Sonra saatlerce muhabbet ettik. Cok guzellerdi. Duruslariyla da, fikirleriyle de.
Ve onlarin masasina oturana kadar uc farkli masada daha oturmustum. Onlar hep tanidiklarimdi. Ders calismamak icin bahane ariyorum iste.
Simdi de gidip kek yapacagim. Butlerde gorusuruz.. -
az evvel belediyenin hoparlöründen bir anons duydum ölen birini söylüyordu. adımı taşıyan birinin öldüğünü duymak ilginç geldi ama soyadını duyunca irkildim. istemsizce boğazımdan ama o daha çok küçük diyebildim. ölen kişiye dair en güzel anılarım onun en güzel gülüşleri canlandı hemen gözümde. iki çocuğu geldi sonra aklıma. boğazım düğüm düğüm oldu. ben bu kadar uzakken o kişiye o eşi anne baba ve çocukları hayal edemiyorum. onu en son gördüğümde saçları üç numaraya vurulmuştu. ne cesaretli ya demiştim. evet aptalım hasta olduğunu akıl edemedim. veya kondurmak istemedim. diyeceğim ömür geçiyor bir gün bir gün biz anlayamadan sevdiklerimize kavuşamadan. lütfen sevdiğiniz kişilere onları ne kadar önemsediğinizi, sevdiğinizi söyleyin... aklım durdu acaba cenazeye gidip onu öyle hatırlasam mı? yoksa hayalimde bir yerlerde mutlu bir anne tatlı kahkahalarla çocuklarını evinin bahçesinde büyütmeye devam mı etse...
807 entry daha