aşk
-
beğeni anında yaşanan duygu karmaşasına verilen kısa isimdir. aslı astarı yoktur. aşk kötü. -
Sahibi ulu tanrı olan Yüce olgudur. Yeryüzünde değil alemde aranacak muhabbettir. -
İnsanın yüreğini terbiye etme durumu. -
varlığına inanmadığım bir takım vücut içi kimyasal tepkime. -
yaşanması gereken harika bir olduğur. tabii ki edep çerçevesinde. -
Karşısına güzeli ya da yakışıklı olanı çıkana kadar şuanki kişiye duyulduğu sanılan his. Zamanın aşıkları ya paraya ya karaya.
(bkz: duygular bel altı) -
(bkz: sevgi) -
"Aşk kalbimi yakan bir volkan gibidir, en sevdiğim tatlı kazan dibidir."
(bkz: Kemal Sunal)
(bkz: Tosun Paşa) -
halkta başlayıp, hakk'a teşrif etme hali. -
blogumda ki bazı yazıların kaynağı -
Beyni uyuşturan, mantığı arka plana iten, ancak yaşanılınca anlaşılan ama tarif edilemeyen duygu. -
Kökeni aslında arapçadaki "aşeka" kelimesine dayanır. aşeka da bir ağaca sarılarak besinini ondan sağlayan zamanla ağacı zehirleyerek "kurutan ve öldüren" bir sarmaşık demekmiş -
her insanın yaşaması gereken duygu. Allah, adam gibi adam olan herkese aşık olabilmeyi nasip etsin. -
hakkında hiçbir fikrim olmayan duygu. -
Aşka uçarsan kanatların yanar - sadi şirazi
Aşka ucmadiktan sonra kanat neye yarar - mevlaa
Aşka bulunca kanadı kim arar - yunus emre -
tantuni ayran gerisi yalan -
Arthur Schopenhauer yazdığı " Aşkın Metafiziği " isimli kitapta yer alan konudur.
(bkz: aşkın metafiziği) -
kahretsin aşk, bir buçuk kıymalı pidedir. -
İki çeşittir. İlki yaratana olanıdır. Tasavvuf yoludur. Diğeri ise beşeridir. Eninde sonunda varacağın yer hiçtir. -
Bir çeşit şuur bozukluğudur.