anlam verilemeyen şeyler

Her seye sinirlenen insanlar. Degistirilemeyecek seylere sinirlenirler, degistirilebilecek seyleri de degistirmeyip ona da sinirlenirler. Bu insanlara gercekten anlam veremiyorum

(bkz: aldatmak)

en anlam veremediğim durumlardan biri. bir insan ne sebep ile hayatına kattığını yarı yolda bırakma veyahut başkaları ile değiştirme isteği duyar ki? bahane herkeste bulunan bir şey, aldatanlar kadar güzel kılıf uyduranlar yoktur.

Irkçılık. Kendin seçmediğin seçemediğin bir şey üzerinden neyin kavgasıdır gerçekten anlam veremiyorum.

Her yere siyaset sokanları hiç anlamıyorum...

(bkz: Bağnazlık)
Tam olarak bilgi sahibi olmadığı bir şeye körü körüne inanıp ölümüne savunan insanları anlamıyorum.

bilmediği konu hakkında konuşan insanlar.

sürekli insanlarla yaşayabilen insanlar.
kendini, hayatı vs. sorgulamayan insanlar.
saatlerce bomboş konuşan ve bundan zevk alan insanlar.
yani insanlar azizim.

savaşlara hiç anlam veremiyorum. insanların evlerinin yıkılması, çaresiz, yaralı ve sakat çocuklar, açlık, kimsesizlik ve bombalar, kurşunlar altında korkuyla yaşamaya çalışan insanları kimleri sevindirip mutlu edebilir ki? Bir de, anne babalarını tam evlatlarının yardımına, bakımına en çok muhtaç olduğu zamanda huzur evlerine bırakan evlatları anlamakta zorlanıyorum.

İnsan elindekinin kıymetini niye bilmez anlayamıyorum. İlla değer vermek kadrini kıymetini bilmek için o şeyin yok olması, gitmesi, bitmesi mi lazım. Ha sen biliyo musun derseniz ben de bilmiyorum.

gece 4.08'de gelen çiğ köfte yoğurma isteği.

üstteki entry'i görünce gelen çıkarma düşüncesi. zordur acı çiğköfteyi çıkarmak, bilenler bilir.

Tanimadiginiz bir numaradan gelen "sen kimsin?" mesaji. Buna nasil anlam vereyim. (bkz: what now?)

pamuktur efendim.
toprağa ekilmesi gereken, büyümek için suya ve güneşe ihtiyaç duyan bir bitkinin kumaşa nasıl dönüşebildiğidir. cahilliğime verin, bilen bi mesaj atabilir mi?

İnsanların sosyal olması gerekirken herkesde bir ego bulunması.

her şeyde bir anlam arama çabasında olan insanlar.

"Kişi mutluluğu da mutsuzluğu da kendisi yaratır. Ne aradıysam zıddını buldum, doğruyu aradım yanlışı buldum, dostumu aradım düşmanımı buldum, aramayı bıraktığımda ise doğruların ve yanlışların ötesinde renklerin zıtlığında resmin bütününü gördüm. Ne doğru vardı, ne yanlış, ne kötü vardı, ne iyi, her şey olması gerektiği gibi. Her şey olduğu gibi! "

(bkz: Virginia Woolf)

(bkz: lahmacunun neden bu kadar mükemmel olması)

(bkz: makyaj)
kızlar için üzülüyorum açıkçası insan üşenir sürekli yapmaya.

Amatör insan

üstteki entry'i görünce gelen çiğköfte yeme isteği.'*'

Gün boyu bir şeyler yeyip kilo alamayanlar. var bir arkadaşım, buluştuğumuzda öyle bir yiyor ki insan "yedikleri nereye gidiyor bu kızın" diye düşünmeden edemiyor.