yılbaşı gecesi evde oturan ezik ve yalnız insan


  • (bkz: cuma gecesi evde oturan ezik ve yalnız insan) ve (bkz: cumartesi gecesi evde oturan ezik ve yalnız insan) ile birlikte ayrılmaz bir trio oluşturur, fakat başkanlık divanı her daim bu zatındır. zira en asosyal bireylerce bile kanıksanan ve yapılagelen bir eylem olan yılbaşı gecesi eğlencelerinin hiçbirine katılmamıştır. gregoryen takvim'in ülke topraklarında bin küsur yıl aradan sonra yeniden kaim olduğu günden beridir sürüp giden bir furyanın parçası olarak hissetmemektedir kendini. yeni fırsatlar, yeni hayaller gibi pembik ve ucubik fasaryalara kanmayacak kadar öğrenmiştir hayatı. 2018'de malum şahsın acılar içinde bağırarak ölüp militanlarının ise küçük birer balkabağına dönüşmeyeceğini, kansere çözüm bulunmayacağını, afrika'da açların doymayacağını bilmektedir. kainat güzellik yarışması "güzel"lerine zekalarının değil, ancak ezberlerinin kuvvetli olduğunu izleyicilere gösterircesine bellettikleri metinlerde çizilen dünya portrelerinin ancak reklam billboardlarını süsleyen allı pullu resimlerin arasına sığdırılan yüksek puntolu harflerde yazılıp "idealizm" peşinde koşulacağının farkındadır. netekim dünya, diğerlerinden az boktan olmayan bir yılı geride bırakmak üzeredir/bırakmıştır.

    mikro dinamikler ise elbette daha çeşitli ve farklıdır. sözlük ahalisi olarak elbette binlerce farklı hayatı ve bunların kombinasyonlarını yaşamaktayız. hayatının en başarılı, en aktif, en çapkın veya en şanslı yılını geçirdiğini söyleyen dimağlar elbette olacaktır. hatta bu dimağlar kah sevdiceklerinin kucağında, kah 'karılı kızlı ev partisi'nde, veya bilumum barlar sokağının birinde muhabbet veya bassın etkisinden bunalıp telefonuna bakıp bu entryi okuyup ne kadar mutlu olduklarını ve dünyada nasıl 'ezik'lerin yaşadığını bilip kendilerinden bir daha geçecektir. evde oturan ezik ve yalnız birey; sırtlanların arasında tek başına savaşan çöl aslanı, romalı lejyonlara tek başına kafa tutan bir galyalı cengaver, real madrid'in ayakşörlerini bir ölçüye kadar da olsa paspasa çevirmiş tek ve yalnız santrforu ender gelişen osasuna ataklarının. bu isimsiz kahramanların kimi evinde kimlerin gelip kimlerin geçtiğini düşünür, kimi yapacağı yeni operasyonların planını çıkarır, kimisi ise boş boş televizyona dalır öylece. dışarı çıkmaya korkar aslında bu kişi, dışarıda bir şekilde mutlu insanlarla karşılaşır, çünkü yılbaşı ve cumartesi gecesinde sadece mutlu insanlardır dışarıdakiler. o insanların arasında eski silah arkadaşlarını görmek üstüne tuz biber ekebilir. evdeki yalnızlık her zaman kalabalıklar arasındaki yalnızlıktan evladır o yüzden.

    bahaneler uydurtur birçok zaman bu durum, yıkılmayan adam olmak zor zanaattır. pek de istenmeyen ve statü kaybına sebep olan bir durumdur çünkü. lejyon birliğine tek girip sağ çıkan galyalı cengaver bile avaricum'a döndüğünde büyük ihtimalle bolca meyve, bir şişe şarap ve seçmece kadınlar tarafından karşılanıyordu. osasuna santrforu ise pamplona'ya dönüşte benzer bir karnaval ve şölene buyur ediliyordu. oysaki siz, yılbaşı gecesinin yalnız tabancaları, aldığınız tek şey tekdüze hayatınızın devamlılığı ve dayatılan ritüellere uymayışınızın ayağınıza dolaşıp evinize hapsetmesiydi.

    ben mi? ülke sathında nefes aldığım her gün, bu grubun hem fahri, hem asli üyesiyim. yurtdışında geçirdiğim zamanlar buradakiler ile gece ile gündüz kadar farklı. ambivert bir karakter olarak gün içinde onlarca farklı insanla tanışıp onlarca farklı yerde olabiliyorum. kah zaman zaman verdiğim başarılı baskınlara kendim bile şaşar, kah rezil rüsva olur kendim bile gülerim kendime. ayakkabı bağcığınızdan bile açığınızı kollayan, insanlara şirin ve tatliş gözükmek ile ömrünü geçiren, çıkar gözetmeksizin yanına yaklaşana burun kıvırtan, alkol aldığı ve dindar olmadığı için kendini çağdaş gören ama malum kitleyle yapısal olarak pek fark bulunmayan batı çomaristan insanı ile barışık değilim.

    boktan geleneğe uymak için sonsözüm ise; ha bugün ha yarın diyerek 8 yılımı devirdiğim bu rayondan elbet bir gün defolup gideceğim ve insanların birbirini fesatça duygularla süzmeyeceği, safi iyi niyet ortamının daim olduğu, ve ilişkilerin toplumda statü kazanmak için değil, ancak ve ancak karşılıklı sevginin sağlanması ile sağlandığı bir yıl dilemektir.