şiir yazarken kafiye kullanmamak
-
Kelimelerin mısra sonralarının uyumlu olmasını takmama eylemi.
Şiir yazdığımda zorlama mısralardan uzak, serbest yazdığım doğrudur. -
daha samimi olan şiirlerdir, basmakalıp cümlelere takılıp kalmadan kendi cümlelerinle kelimelere takılmadan yazmaktır. -
Benim de şiir yazaken dikkat etmediğim durum.
Kendimle konuşur gibi mısralara yön verdiğim eylem.
Daha samimi daha sıcak gelir.
Ve daha kolaydır.
(bkz: divan edebiyatı) -
şiir kulağa hoş geliyorsa çok da bakmayacağım duurm -
Şiir yazmayı kolaylaştırıyor gibi görünse de aslında zor olan budur. Kolay olanı tavsiye ederim. -
şiir yazarken de mi kısıtlayalım abi kendimizi dediğim durumdur. -
(bkz: ikinci yeni)
(bkz: sivil şiir) -
az kafiye ile hiç kafiye arasında fark vardır. kafiyesiz yazan insanın içinde müzik yoktur. -
şiir gibi güzel bir şeyin belirli bir kalıplara sığdırılmaması, serbest şekilde duygu ve düşünceyi istenilen şekilde aktarabilen güzel bir olaydır. örnek olarak;
Bana saygı soslu veda nutukları atma,
sıkıyorsa diş gıcırdatmalarımı taklit et de görelim
görmüyor musun bir tırnak kendi etini parçalıyor
sen kalkıp beni üzmemekten bahsediyorsun. -
bizim bir garip Orhan veli vardı. bu işlerle o ilgileniyordu. bir yere gitmişti.
'Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum.' demişti.
-
(bkz: garip akımı) -
garip akımının yaptığı şeydir. orhan veli önderliğinde başlamış olan bu akım o öldüğünde de bitmiştir. edebiyatımıza uyaksız da şiir yazılabileceğini göstermiş, yerini ikinci yeni akımına bırakmıştır. -
koşturma deniyordu sanırım