borç para vermek

  • geri gelmeyeceğini bildiğin paradır ...
  • verdiğiniz para, kişinin ederinden yüksek olmamalı. geri alamadığınızda hayatınız sarsılmamalı.
    borç aldığım zamanlar stres altında olurum. başkaları olmasa da mahcubiyet önemlidir.
    (bkz: kaç paralık adamsın)
  • aslinda iki tarafta medeni bi sekilde davranirsa gayet de hos bi yardimlasma seklidir.
    borc istediginde karsi taraf param yok diyorsa israr etmemek.
    borcu aldiginda cok uzun zaman gecmeden geri odemek veya zamaninda odemek.
    isin zor tarafi ise verilen borc parayi istemektir acikcasi ben isteyemiyorum oyle..
  • kredi yurtlar kurumunun öğrenciye katkı(!) sağlamak için verdiği para.
  • sonucunda, alan veren ile küser.

    Kimseden borç istemiyorum. Birisi borç istediğinde veripte mi kötü olalım, vermeyipte mi? diye soruyorum.
  • borç içinde yüzmemize rağmen,eşim dayımlara borç verdi,ödeme günleri geldi diğer ay versek okur mu dendi,ona da tamam dedik,ara ara arayıp sohbet eden bu akrabalar aramaz oldu,yanlış anlaşılmasın diye biz de aramadık,sonunda arayıp borcu istemek zorunda kaldık,sonrası küstüler:)
  • Allah bir gamsızlık vermiş içimden gelse bile veremiyorum, elim gitmiyor dilim söyleyemiyor hayatta gol yemediğim nadir hususlardan biridir.
  • alırken çekingen ama ödeme gününde pişkin ve rahat olan bir kaç zibidi yüzünden tövbeliyim

    (bkz: isteme veresiye dost kalalım ölesiye)
  • borç para almayı da,vermeyi de hiç sevmiyorum. keza borç alsam ödeyecek / borç verecek kadar param da yok belki ondandır.
  • verdikten sonra paranın bana geri dönüp dönmemesi pek umrumda değilken ben birisinden borç alınca verene kadar huzurum kaçıyor.
  • doğru kişiye verilirse bumerang gibidir.
  • Vermeyi de, almayı da, geri istemeyi de sevmediğim eylem.
  • Yakın zamanda borç verdiğiniz kişi ile ilişkilerinizi gözden geçirmenize sebebiyet veren eylem.
    (bkz: Masallar her zaman mutlu son ile bitmez)
  • borç para vermek insan ilişkilerinin dibine dinamit koymaktır. bir yakınınız sizden borç adı altında para istiyorsa, siz de vermek istiyorsanız, verin ama kendi içinizde o parayı hibe ettiğinizi kabul etmeniz gerekir. para geri dönerse ne âlâ, gelmezse de “zaten borç vermedim” diyerek kendinizi rahat tutabilirsiniz.
    Aksine parayı verip de cebinize dönmesini beklerseniz, üzülürsünüz.
  • kendime limit koyarım alma konusun da verme konusun da; borç dediğinin ödeyecek kadarını alacan, alabileceğin kadar vericen, he alamazsan da koymıyacak cinsten olacak sana.
  • Başkasının ihtiyacını karşılamak üzere belirlenen zamanda geri alınmak üzere verilen paradır.
  • Doğru kişiye verildiğinde bir yatırımdır...
  • eşimin geri ödemesiz uyguladığı ve hep şaşırdığım hali.
  • Her zaman "verirken iyide alırken acaba..." diye devamını dolduramadığım durum.
  • Veren el alandan üstün derler ama Verdikten sonra ümidi keserek o paraya ve hatta verilen kişiye çizik çekmeye kadar gidebilecek berbat durum.