ajdar anık

  • bugüne kadar başlığının nasıl açılmadığı konusuna çok şaşırdığım, türkiye'de televizyonlara bir şekilde çıkmayı başarabilmiş bütün insanların arasında karşıma çıkan en ilginç ve üzerine yüzlerce sayfa dolusu makale ve tez yazılabilecek kişidir. eğer psikiyatri ya da psikoloji tahsili görmüş olsaydım, kesinlikle üzerine çalışacağım bir vaka analizi fırsatı olurdu.

    kendisi ilk olarak popstar 2003'de podyuma çıkmıştır. elbette ki detone performansı, abuk subuk şekilde kazıttığı saçları ve yaptığı tahsili jüri tarafından epeyce dalga konusu yapılmıştır haliyle elemeleri de geçememiştir. kendisine ilk olarak mikrofon uzatıldığında "ben bir hiperstarım, bunu kimse bilmiyor ama ben biliyorum, ileride ne yapacağımı da göreceksiniz" şeklinde bir konuşması olmuştu.

    o gün ajdar'ın arkasından el sallayarak kakır kakır gülen deniz seki, bütün şarkıcılık kariyerinin kısa süre sonra bir uyuşturucu baskını ile biteceğini bilemeyecek, ilk gözaltısından sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığında elinde kuran ile çıkarak "pırıl pırıl bir deniz seki göreceksiniz" diyecek, ancak cezası daha sonra onanacak ve 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılacaktı.

    yine o akşamda el sallayarak kendisini ayakta(!) uğurlayan ercan saatçi, ileriki yıllarda bu tarz yarışmalarda çeşitli jüri üyelikleri yapacak ve akabinden ismi yavaş yavaş unutmaya yüz tutacak, hürriyet gazetesinde spor servisi koordinatörlüğü ve yazarlık yaparak tutunmaya çalışacak, fakat cemiyet hayatında eski şanı kalmayan isimlerden biri olacaktı.

    mevzubahis programın yapımcısı ve koordinatörü armağan çağlayan ise 2004 sezonu sonrası birtakım dizilerde konuk oyunculuk gibi ufak tefek işler yapacak, çıkardığı "son ütücü" programıyla adından yine söz ettirmeye başlayacak fakat 3 sene sonra ajdar'ın kendisi tarafından iade-i rezil edilecek ve programcılık hayatının belki de en müşkül yayını yaşattırılacaktı. osman yağmurdereli ile bir prodüksiyon şirketi kuracak, çeşitli programlar hazırlayıp popstar akımının son demlerini yaşattıktan sonra bir köşeye çekilecekti.

    bu süreçlerde parlatılan isimlerin ise hiçbir geleceği olamamış, kendilerine vizyon belirleyemedikleri için çıktıklarının ertesi yılı içerisinde sönmüş ve kenar mahallelerindeki yaşamlarına tekrar adapte olmaya çalışmışlardır. sadece bayhan piyasadaki arabesk-popçu talebi üzerine bir süre daha tutunabilmiş, fakat o da ilerleyen zamanda unutulmuştu. tüm bu isimlerin arasında ismi yıllarca kaybolmayan bir tek kişi vardı, o da makine mühendisi ajdar anık...

    kendisi belirli dönemlerde sürekli programlara çıkartılmış, besteleri canlı olarak söyletilmiş, yayınlanmış ve çokça söz söyleme imkanını bulabilmişti. 2006 yılında ise peak noktasını bulduğu çikita muz şarkısı ve klibiyle aylarca listelerin zirvesinde kalmayı başarmıştı. ajdar ismi, ciddi olarak ilk kez bu zamanlarda tartışılmaya başlanmıştı. youtube'un henüz yeni yeni popülarite kazanmaya başladığı zamanlarda 30 milyon gibi akıl almaz bir izlenme sayısına ulaşmıştı. o yıllarda türk şarkıcıların çok fazla izleniyormuş gibi göstermek için kullandıkları botlar o yıllarda kullanılmadığı için videoların popülaritesi manipüle edilemiyordu. "ilkokul 3 zekasına sahip birinin yazacağı derinlikte(!) sözler" ve yaptığı saçma sapan danslarla nasıl bu kadar başarılı olmuştu? şayet bu iş bu kadar basitse, niçin başka biri ajdar'ın yaptığı hareketleri yaparak böyle bir tanınırlığa ulaşamadı da ajdar'a nasip oldu???

    çikita muz klibinin ardından dobra dobra, ibo show gibi zamanının lokomotif talk-show'larına çıkma şansı bulmuş, birçok kariyerli ve ünlü sanatçı ile aynı masada oturup konuşma imkanı bulmuştu. hemen hemen her hafta bir programa konuk oluyor, inatla ve hırsla bir tek şey söylüyordu: "ben bir hiper starım, beni böyle kabul edeceksiniz". birçok yayıncı dalga geçerek, küçümseyerek, alaya alarak kendisine "evet sen hiper starsın, kasetin çıksa 800 bin satar, eurovision'a katılmalısın" şeklinde akıllarınca gaz veriyorlardı ajdar'a. kadınlı-erkekli aynı tavrı gösteren programcılar, aynı şekilde tam tersine ajdar'a ve müziğine hakaretler eden çeşitli konukları çıkartarak ajdar'ı bir reyting aracı olarak kullanmanın peşindeydiler.bu süreçte en takdire şayan yayını çıkartan, her ne kadar zaman içinde artık sıradanlaşmış kalıpları olsa da kalitesinden ve seviyesinden 20 yıl hiç taviz vermeyen beyazıt öztürk'tür. "beğenirsiniz-beğenmezsiniz, bu adam kendine göre iyi-kötü bir şeyler üretiyor, ortaya koyuyor, ekranlara çıkma cesaretini gösteriyor. piyasada sanatçıyım diye geçinen ama egoları dışında hiçbir şey koymayan insanları dinliyoruz, seni mi dinlemeyeceğiz abi?" minvalinde bir konuşma yaparak hem kendisine bu konuda ha bire eleştiri mailleri yazan izleyicileri susturmuş, hem ajdar'ın gönlünü almıştır.

    sacit arslan ve psikiyatr kerem doksat ile beraber çıktığı objektif programında doksat hoca, yayında gördüğümüz kişinin gerçek ajdar olduğunu ileri sürmüş, kendisinin bir reyting unsuru olmaktan çıkmasından önce kendisinin de bir gün biteceğini söylemiştir.

    çok uzun bir entry olduğunun farkındayım arkadaşlar, fakat sabredin sonuna geliyoruz. popstardan sonra aşağı yukarı 7-8 sene daha ekranlara çıkan, ve artık televizyon kanallarınca sömürülmek istemediği için kendi isteğiyle çekilen ajdar benim televizyon ekranlarında şimdiye kadar gördüğüm en başarılı adamdır. ünlülerin yapmacık tavırlarıyla hiç durmadan dalga geçmiş, kendisini tiye alan sunucu ve yapımcıların hepsini senelerce alaya almış, moda tabirle "troll"lemiştir. bu süreçte de tahminimce epeyce para kazanmış (hiçbiri değilse de youtube'da 30 milyon yayınlanan klip sayesinde yüzbinlerce hatta birkaç milyon dolar kazanmış olma şansı bile var), adını zamanında aşağılayan jüri üyelerinin adının fersah fersah önüne geçirmiş, bir dönem ülkede kilit siyasetçilerden sonra en çok takip edilen adam konumuna gelmiştir. bugün narlıdere'de yaşayan ik müdiresi selinsu da, hakkari'de yaşayan celeb yusuf da kendisini tanımaktadır. piyasadaki hiçbir pr şirketi, eşek yüküyle para getirseniz bu kadar büyük ve başarılı bir reklam kampanyası yapamaz, ajdar da bütün bu reklamları cebinden kuruş para çıkmadan yapmıştır (hatta halihazırda erol büyükburç ile yaptığı bir reklam filmi bile mevcuttur). birçok insan da, -her ne kadar 'dalgasına' da olsa- şarkılarını dinlemiş, tuhaf danslarını taklit etmiş ve repliklerini etrafta söyleyegelmiştir. kendisiyle o dönem dalga geçen sunucuların hiçbiri bugün gündemde değildir ya da artık çok arka planlarda kalmışlardır.

    ekşisözlük'teki bazı arkadaşların iddiasına göre kartal'da yaşamakta ve kendisine sıkça rastlanılabilmekte. kendisiyle yakinen tanışan insanlar da onun çok mantıklı ve tutarlı konuştuğunu, çok da sempatik ve esprili biri olduğunu ve canlı yayında gösterdiği kompleks belirtilerinin hiçbirini yansıtmadığını söylerler. kimbilir, belki bizim bu yazımıza denk gelir ve kendisiyle tanışma şansı buluruz.

    ön ek: verilen bilgiler hakkındaki referanslar istenildiği takdirde paylaşılacaktır.
  • Bostancı-dudullu mlnibisüde yanında oturmuştum. O zamanlar yeni çıkmıştı piyasaya.
    Minibüsteki herkes bana bakıp bakıp gülüyordü. Dedim lo ne oluyor. Yanıma bir döndüm acayip ciddi bir adam oturuyor.
    Yedpada mühendisti o zamanlar ara ara görürdüm dolmuşta.

    En iyi güftesi
  • bahse konu güfte yıllar önce ekşisözlük'te "ajdar anık lyric generator" başlığında ajdar'ın söz yazma algoritması konulu bir entry'de geçmekte idi. ajdar'ın kendinin bunu sahiplenmesi enteresan.
    tanım: türkiye'de yaşayan en enteresan insanlardan biri
  • Ajdar anik vs alihan :)